Peygamberimizin "cesur savaşçı" dediği sahabe: Sabit bin Kays bin Hatim
Sabit bin Kays bin Hatîm, Müslümanlar için büyük ibretler barındıran Uhud Gazvesi'nde kahramanca savaşan; muharebede 12 yerinden yaralanan bir sahabeydi. Öyle ki Peygamber Efendimiz bu savaş sırasında kendisine "cesur savaşçı" anlamına gelen "hâsir" diye seslenmişti. Sabit bin Kays, Uhud'un ardından pek çok savaşa katılmış; Müslümanlar arasında çıkan fitne olaylarında Hz. Ali'nin yanında yer almıştı.
📌Peygamberimiz sayısı 700'ü bulan askerleri savaş düzenine koydu ve en büyük sancağı Mus'ab bin Umeyr'e verdi. Düşmanın cephe gerisinden saldırıp İslâm ordusunu arkadan vurmasını önlemek için Abdullah bin Cübeyr kumandasındaki 50 okçuyu Uhud dağının karşısında, ordusunun sol tarafında kalan, daha sonra Cebelürrumât (okçular tepesi) diye adlandırılan Ayneyn tepesine yerleştirdi.
➡ Okçulara, galip gelinse bile ikinci bir emre kadar kesinlikle yerlerinden ayrılmamalarını, düşman ordusunun arkadan saldırması halinde ok atarak onları geri püskürtmelerini emretti.
📌Mübâreze ile başlayan savaşta, Müslümanlar yirmiden fazla müşriği katletti. Müşrik ordusunun sancaktarları ölmüş ve sancağı yerden kimse kaldıramamıştı. Müslüman askerler, düşmanı savaş alanından uzaklaşıncaya kadar kovaladıktan sonra kesin galibiyet kazanıldığı düşüncesiyle ganimet toplamaya başladılar.
➡ Ayneyn tepesindeki okçuların çoğu da düşmanın bozguna uğradığını görünce ganimetten mahrum kalmamak için yerlerini terk etti. Bu olay Müslümanların arkadan vurulmasına, Müslümanların iki kuvvet arasında kalmasına ve savaşın kaybedilmesine sebep oldu.
📌Sâbit bin Kays, Uhud'un ardından daha sonra birçok savaşa katıldı. Hz. Osman'ın hilâfet yıllarında Kûfe Valisi Saîd bin Âs halife ile görüşmek için Medine'ye giderken Sâbit'i yerine vekil bıraktı.
➡ Cemel, Sıffîn ve Nehrevan savaşlarında Hz. Ali'nin yanında yer aldı; Hz. Ali de onu Medâin'e vali tayin etti.
📌Muâviye bin Ebû Süfyân'ın Kûfe valisi olan Mugîre bin Şu'be, Hz. Ali taraftarı olması sebebiyle halifenin Sâbit'ten hoşlanmadığını bildiği için onu Medâin valiliğinden azletti.
➡ Sâbit'in bu görevinden azlinde Muâviye'ye ağır bir dille yazdığı mektubun da etkisi olmalıdır. Bu mektubunda Muâviye'ye halka zulmettiğini, hukuka saygı göstermediğini bildirmişti.
📌Sâbit bin Kays'ın Muâviye'nin hilâfet yıllarında vefat ettiği kaydedilmekle birlikte ölüm tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Yevmü'l-Cisr'de ölen kardeşi Yezîd ile karıştırıldığı da olmuştur.
➡ Sâbit'in üç oğlu Ömer, Muhammed ve Yezîd 683 yılında Harre Savaşı'nda ölmüştür.