Said bin Zeyd kimdir? Said bin Zeyd’in hayatı…
Said bin Zeyd, genç yaşta İslam'ı kabul eden, Peygamberimiz tarafından cennetle müjdelenen on sahabeden biri. İslam öncesinde de babası putlara tapmaz, müşriklerin kestiği hayvanların etinden yemezdi ve Allah'ın birliğine iman etmesi konusunda Said'e daima telkinlerde bulunurdu. Hz. Ömer, Said bin Zeyd'in evinde İslam ile şereflenmişti. Said bin Zeyd, hem Peygamberimiz döneminde hem de onun ölümünün ardından pek çok önemli görev üstlenmiş; siyasi çekişmelerden uzak kalmış ve halifelerin aleyhlerindeki propagandaların karşısında durmuştu. Peki, Said bin Zeyd kimdir? Said bin Zeyd'in hayatı…
Hz. Ömer, vefatından önce oluşturduğu altı kişilik hilâfet şûrasına aşere-i mübeşşereden sağ kalanları aldığı halde onu dâhil etmemesi yakın akraba olmalarıyla izah edilir.
Hz. Osman'ın hilâfeti döneminde Irak'ta bulunan arazileri dolayısıyla zaman zaman Kûfe'ye gittiği ve burada oturduğu bilinen Saîd bin Zeyd fitne olaylarının ortaya çıkmasından sonra Medine'ye çekildi ve iç çekişmelerden uzak bir hayat yaşadı.
Hz. Osman ve Hz. Ali dönemlerinde her ikisi hakkında yapılan kötü propagandaları önlemeye çalıştı. Gördüğü haksızlıklara müdahale etmekten çekinmez, ashap aleyhinde bulunanlara şiddetle karşı çıkardı.
Kûfe'de Hz. Ali ve diğer sahabiler aleyhinde konuşan birini uyardığı ve ona, bir sahabinin Resûlullah ile kısa bir süre bulunup gördüğü bir hizmet sebebiyle yüzünün tozlanmasının sonradan gelenlerden birinin Hz. Nuh kadar yaşayıp güzel işler yapmasından daha hayırlı olduğunu söylediği rivayet edilmiştir.
Hayatının son dönemlerini Medine yakınında bulunan Akîk vadisindeki evinde ziraatla uğraşarak geçiren Saîd bin Zeyd 670 veya 671 yılında vefat etti. Techiz ve tekfin işleriyle komşusu Sa'd bin Ebû Vakkas ilgilendi.
Cenaze namazını Abdullah bin Ömer'in kıldırmasından sonra Medine'ye götürülerek Cennetü'l-baki'ye defnedildi. Kûfe'de öldüğü ve cenaze namazını Mugire bin Şu'be'nin kıldırdığına dair rivayet muteber kabul edilmemiştir.
Saîd bin Zeyd, Hz. Peygamber'den mükerrerleriyle birlikte kırk sekiz hadis nakletmiş olup rivayetleri Kütüb-i Sitte'de yer alır. Ahmed bin Hanbel onun mükerrerlerle beraber otuz hadisini tahriç etmiştir.
Buhârî ve Müslim'in el-Câmiʿu'ṣ-sahîh'lerinde yer alan üç hadisinden ikisi ittifakla, biri sadece Buhârî tarafından tahriç edilmiştir.
Başlıca râvileri Abdullah bin Ömer, Amr bin Hureys ve Ebü't-Tufeyl gibi sahâbîlerle oğlu Hişâm, Zir bin Hubeyş, Urve bin Zübeyr bin Avvâm, Saîd bin Müseyyeb, Humeyd bin Abdurrahman bin Avf, Kays bin Ebû Hâzim, Ebû Osman en-Nehdî, Muhammed bin Sîrîn ve Abbas bin Sehl bin Sa'd gibi tâbiîlerdir.
En meşhur rivayeti cennetle müjdelenen on sahabinin isimlerinin topluca zikredildiği hadistir. Said bin Zeyd'in rivayet ettiği hadiste şu ifadeler yer alır:
"Rasulullah (sav)'ın şöyle söylediğini işittim:
"Ebu Bekr cennetliktir, Ömer cennetliktir, Osman cennetliktir, Ali cennetliktir, Talha cennetliktir, Zübeyr cennetliktir, Sa'd İbnu Malik cennetliktir, Abdurrahman İbnu Avf cennetliktir, Ebu Ubeyde İbnu'l-Cerrah cennetliktir."
(Ravi der ki: Zeyd) onuncu da sükût etti. Dinleyenler: "Onuncu kim?" diye sordular. (Bu taleb üzerine): "Said İbnu Zeyd!" dedi. Yani bu, kendisi idi. Zeyd sonra ilave etti:
"Allah'a yemin ederim. Onlardan birinin Resulullah (sav) ile birlikte yüzü tozlanacak kadar bulunuvermesi, sizden birinin ömür boyu çalışmasından daha hayırlıdır, hatta ömrü, Hz. Nuh aleyhisselamın ömrü kadar uzun olsa bile." (Ebu Davud, Sünnet 9)