Alev Alatlı: "Kurtuluş, okumak. Nefes almadan, günde 3 saat 5 saat okumak"
Ülkemizin sayılı münevverlerinden Alev Alatlı ile Fikriyat ekibi olarak, Hollywood'dan Voltaire'e kadar uzanan, okurken aynı zamanda düşündüren bir mülakat gerçekleştirdik. Alatlı'nın gençlere verdiği tavsiyeler özellikle altı mutlaka çizilmesi gereken, önemli mesajlar içeriyor. "Bilginin bir adım sonrası, geleceğe uzanan projeksiyon yapmayı kolaylaştırır" diyen Alatlı, "kurtuluşun okumak"ta olduğunu vurgulayarak; "unutmayın, tabiat kanunudur: bir çiçek varsa mutlaka bir çiçek daha vardır" cümlesiyle bizi düşünce denizine doğru yolculuğa çıkarıyor. Sizleri bu özel içeriğimizle baş başa bırakıyoruz. Sosyal medya hesaplarımızda içeriğimizle ilgili ufak bir sürprizimiz de olacak. Keyifli okumalar dileriz.
⬛ Bir dönem New England'da ders verdiğinizi "Hafazanallah"tan biliyoruz. Amerika'nın en seçkin okullarının bulunduğu bu bölgede nasıl profiller gördüğünüzden, "karaderililerin" uğradıkları ayrımcılıktan, Amerikan rüyasının gerçeğe tebdilinden bahsedebilir misiniz? Sizce ABD'deki her başarılı insan "Amerika kavramı ile suç ortağı" mıdır?
🔴 Yine sondan başlayalım: evet, ABD'deki her başarılı insan "Amerika kavramı ile suç ortağı"dır, çünkü Amerika kendisini idame ettirebilecek nitelikte yurttaşlar yetiştirir. Böylece kötülükler kendilerini tekrar ederler. Amerikalıların en seçkin üniversitelerinin New England'da olmaları bölge sakinlerinin zihinsel niteliklerini iyileştirmez. Mesela, Harvard'ın sınıflarında konuşulanlardan bırakın etkilenmeyi halkın haberi bile yoktur. Olaydı, sokaktaki Amerikalı dillerden düşmeyen o üstün eğitimden nasibini alsaydı, Trump seçilir miydi? Ya da Biden? Şöyle sorayım: Biden hümanist bir adam olsaydı Amerika'da başarılı olabilir miydi?
Alev Alatlı'nın "Hafazanallah" adlı eserinden alıntılar okumak için tıklayın
⬛ Malumunuz, ABD geçtiğimiz ay Afganistan'ı terk etti. Ülkeden kaçmaya çalışanlar ise dünya çapında gündem oldu. Siz bir tweet atarak " Yirmi yıllık işgali bilmeyen genç nesiller Afganistan'daki görüntüleri maalesef İslamiyet'ten kaçış olarak algılıyor" dediniz. Oysa deyiminizle "İslamofobi endüstrisi Afganistan üzerinden kuruldu." Bu husus hakkında gençlere ne söylemek istersiniz?
🔴 Dünyayı öğrenin derim. 1950'den bu yana dünya nasıl değişti, öğrenin. İnternet önünüzde, öğrenmemek için hiçbir bahaneniz yok. "Ben o zaman daha doğmamıştım" kolaycılığına da yatmayın. Hollywood kariyerine bir küsur asır önce Küba ile başladıydı, 2020'lerde Afganistan ile devam ediyor. Unutmayın. O zaman düşman İspanya idi, adamlardan Küba'dan sonra Filipinler'i almak istiyorlardı. Şimdi hedef büyüttüler: İslâm! İşin kötüsü bizim Avrupai Türklerin kısmı azamı kraldan fazla kralcılar.
Alev Alatlı'nın Sabah gazetesine verdiği "kültürel gündem" röportajını okumak için tıklayın
⬛ Aydın Despotizmi kitabınızda, "Gerçek bir aydın, insanın yeryüzündeki serüvenini izleyebilecek donanıma sahip olan kişi demektir." diyor ve ilave ediyorsunuz, "Hayat, idrak basamaklarını tırmananlar için sürekli duyarlılık yolculuğudur." Bu bağlamda bizler yazdıklarınız ve konuştuklarınızla sizin gerçek bir aydın olduğunuza şahitlik ediyoruz. Peki, siz ülkemizdeki "Aydın Despotizmi"ni nasıl değerlendiriyor ve size yöneltilen eleştirileri nasıl algılıyorsunuz?
🔴 Keşke nitelikli, mantıklı, zengin eleştiri yönetilse de aydın insanlara yakışır münakaşa, münazara, nasıl derseniz artık, yürütebilsek. Benim hüznüm her gün indirgenmekle karşı karşıya kalma ihtimali. Sosyal medyanın marjinal olduğunu ummak istiyorum, yoksa ölmüşüz de ağlayanımız yok.
Alev Alatlı'nın "Nasihatname" serisi hakkında detaylı bilgi edinmek için tıklayın
⬛ Kavramlar sizin için çok önemli. Bir meselemizin olması kendi kavramlarımızdan geçiyor. Modernleşme dönemimizde elimizden kavramlarımızın alınması sizce bizi diğer anlayışların rahatça müdahale edebileceği bir noktaya mı taşıdı, kaç yıldır niçin baharı Batı'dan bekliyoruz kıymetli Hocam?
🔴 Asgari 300 yıldır. Hiçbir zaman gelmeyecek olan Godot'yu bekler gibi bekliyoruz.
Godot kimdir?
Samuel Beckett'in klasikleşmiş eseri. Kitapta eylemsiz, varoluşsal sancılar çeken iki karakter ne olduğu meçhul olan "Godot" kavramını bekler.
Alev Alatlı'nın "Her yasal olan hak helal değildir" konuşmasını dinlemek için tıklayın
⬛ Siz bu toprakların yetiştirdiği gerçek bir münevversiniz. Maziye bakınca iki gün öncesini değil beş asır öncesini görüyor ve fikirlerinizi o mesuliyetin altında süzerek dile getiriyorsunuz. Sizce Sevgili Hocam, geçmişimizden kalkarak bir istiklal oluşturabileceğimizi Batılılar biliyor mu ya da bir çiçek biz de bahar fikri oluşturabilir mi?
🔴 Bizi bizden daha iyi tanıdıklarından şüphe etmeyin. Moskova'da, sıradan bir kafede, Rus doktora öğrencisinin Şeyh Şamil diskurunu bir dinleseniz. Ya da California Üniversitesinde dokuz dil konuşan Prof. Dan Slobin'in Türkçe'nin matematik dili olduğunu anlatmasını. Bilginin bir adım sonrası, geleceğe uzanan projeksiyon yapmayı kolaylaştırır. Nereye varabileceğini kestirebilirsiniz. Ya önünü kesersiniz veya teşvik edersiniz. Her hâlükârda unutmayın, tabiat kanunudur: bir çiçek varsa mutlaka bir çiçek daha vardır.
Diskur ne demek?
Söylev, nutuk anlamına gelir.
Alev Alatlı'nın "Batı Umurumda Değil" konuşmasını okumak için tıklayın