Arama

Mehmet Akif Ersoy'un gençlik üzerine düşünceleri

Yetişkinlik ve çocukluk arasında geçiş dönemi olan ergenlik, zorlu bir süreci devamında getirir. Hayatın anlamını sorgulamak, yaşamın nasıl devam edeceğini belirlemek için kritik olan bu süreçte tek söz çocuğa ait olsa da yolunu belirlemek için bir öncüye ihtiyaç vardır. Şiirleri ve sanatıyla olduğu kadar hayatı, değerleri ve mücadelesiyle de müstesna bir kişiliğe sahip olan Mehmet Akif, fikir adamı yönüyle bu konuya dikkat çeker. Mehmet Akif Ersoy'un günümüz gençlerinin de yolunu aydınlatacak düşüncelerini sizler için derledik…

  • 17
  • 27

Âkif, Berlin'e gidecek olan Âsım'a tavsiyelerde bulunur; "Aynı men'baları ihyâ için artık burada / Kafanız işlesin, oğlum, kanal olsun arada" ve yine Âsım'ın diliyle içinde bulunduğumuz acı durumu bir kez daha hatırlatarak: "Yazık hâlâ biz, dünkü ilmin bile bîgânesiyiz, câhiliyiz." söylemiyle, bunun kırılmasını isterken, yakın geleceğin ilmini ve dünyanın nereye gittiğini çarpıcı şekilde dile getirir: "Yarının ilmi nedir, hâlbuki? Gayet müdhiş: Maddenin kudret-i zerriyyesi' uğraştığı iş."

  • 18
  • 27

Hayatının her döneminde tam bir denge insanı olan Akif, çağının manzarasını irdelerken; "Kaç hakiki Müslüman gördümse hep makberdedir, Müslümanlık bilmem ammâ, galiba göklerdedir." tespiti ve serzenişlerle birlikte, çareye de işaret etmektedir: "Doğrudan doğruya Kur'an'dan alıp ilhâmı, / Asrın idrâkine söyletmeliyiz İslâm'ı."

  • 19
  • 27

Bilime, medeniyete ve Garb'a tamamen yüz çevirme anlayışını şiddetle eleştiren Akif'e göre, insanın bu dünyadaki görev ve sorumluluklarını bilme yolunda ve evrenin yapısını, işleyişini anlamada bilim bir araçtır ve asıl önemli olan irfan ve fazilet dinamiği eşliğinde:

"Ne irfandır veren ahlâka yükseklik, ne vicdandır; Fazilet hissi insanlarda Allah korkusundandır." ilerleme tekamülle olacaktır, aksi takdirde: "... Bu muazzam ağacın gövdesi baştan aşağı; sayısız kökleri, tekmil dalı, tek-mil budağı milletin sine-i mazisine merbut, oradan uzanıp gelmektedir. Bir cemaat bu ağacın bazı yerlerini, mesela çiçeğini beğenmez onu elindeki baltayla kesmeye kalkarsa, biliniz ki, sadece terakki imkânlarını değil; kendi kendini de yok eder. Çünkü ortada canlı bir varlık değil, sadece odun kalır."

  • 20
  • 27

Geleceğin gençliğini adlandırdığı Âsım, bir bakıma şairin kendisidir. Nitekim Mehmet Âkif Ersoy'un da; koşu, güreş, gülle atma, taş atma, yüzme, ata binme gibi sporlarla uğraştığı, ancak güreş sporuna karşı ayrı bir ilgi ve sevgisinin olduğu gerçeğinden hareketle; idealindeki Türk gençliğini de, sağlıklı olmak için sporla uğraşan, vatan sevgisini, çalışmayı ve bağımsızlık ruhunu her şeyin üzerinde tutan, ahlaka, terbiye ve öğretime önem veren, ümitsizliğe kapılmayıp her zaman azimli ve kararlı olan, her türlü tefrikadan arınmış, ayrılıkçı düşünmeyen, tek yürek olan, taklitçiliğe özenmeyen, memleketin geleceğinde söz sahibi olacak ruhen ve fiziken güçlü nesillerin yetiştiği bir gençlik tablosu düşündüğünü ve kurguladığını söyleyebiliriz.

  • 21
  • 27

Mehmet Akif'e göre Batı'dan sadece ilim, teknik, usul, metot öğrenmeli; Batı'nın modası, milli benliğimize uymayan tarafları, dinimize, örfümüze aykırı adetleri memlekete sokulmamalıdır.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN