Kadim bir meslek: Sadekârlık
Kadim bir meslek olan sadekârlık, mücevherin gerçek kıymetinin ortaya çıkarılmasını sağlar. Kuyumculuğun omurgasını oluşturan bu sanat, Osmanlı sarayında önemli bir yere sahiptir. İşte, geçmişten günümüze çarşı kültürümüzün parçası olan sadekârlık...
KAPALIÇARŞI KUYUMCULUĞU
🔸 Osmanlı'dan günümüze İstanbul'un gözde ticaret merkezi olan Kapalıçarşı, kuyum işleri ile ilgilenen esnafıyla dikkat çeker. Hatta sokak isimleri, geçmişte kuyumculuk yapanların ismini taşır.
🔸 Kuyum işi, çeşitli aşamalardan oluşarak ürünün elde edildiği bir sanattır. Kapalıçarşı esnafı, bu iş bölümünü gerçekleştirerek ürünlerini ortaya çıkarır. İş bölümleri şu şekilde sıralanabilir:
- Sadekârlar, tasarım yapar, kalıp hazırlarlar.
- Kakmacılar, kakma yoluyla bezeme yaparlar.
- Ayarcılar, taş uzmanlarıdır. Kıymetli taşların değerini, kalitesini bilirler.
- Mıhlayıcılar, takılara taş oturturlar.
- Yaldızcılar, takıyı kaplar veya yaldızlarlar.
- Kalemkârlar, objeler üzerine çelik kalemle kazıyarak işleme yaparlar.
- Mineciler, savatçılar, mineli veya savatlı işleri yaparlar.
- Cilacılar, yapımı tamamlanmış ürünü cilalarlar.
- Kalcılar, kal kilden yapılan çanak demektir. Kalcılar işlenirken ürünlerden dökülen toz ve küçük parçaları ısıtarak tekrar değerlendirme işlemi yaparlar.
- Dökümcüler, altın ve gümüş alaşımları potalarda eritip kalıplara döker, böylece tel, takı parçası dökerler, astar çekerler.
- Simkeşler, ince telleri çekerler.
- Sarraflar, altın gümüş paraları tanımlar, alışverişini yaparlar.
- Eskiden var olan merdaneciler, dövücüler, kesmeciler ve sıvama yapanlar ise teknolojinin gelişmesi ile yok olan mesleklerdendir.