Allah’ın “sırlarımdan bir sır” olarak nitelediği zırh: İhlas
İhlas, kalbi şirk, riya ve gösterişten temizlemeyi, hayırlı amellere yönelmeyi ve bu amellerde Allah'ın rızasını gözetmeyi ifade eder. Allah Teala, kullarına ihlaslı olmalarını buyurmuş ve ihlası "sırlarımdan bir sır" olarak nitelemiştir. Peygamberimizin hadislerinde de dini ve ahlaki bir fazilet olarak sıklıkla zikredilen ihlas, tarih boyunca tasavvuf ehlinin de üzerinde durduğu bir konudur. İhlası "ibadetin ruhu" olarak tanımlayan tasavvuflar, ihlassız amelin de amelsiz ihlasın da kula bir faydası bulunmayacağını söylemişlerdir.
Kişinin ihlaslı oluşuna dair de tasavvuf ehli bazı tespitlerde bulunmuş ve yalnızca Allah'a yönelme konusuna vurgu yapmışlardır.
🔹 9. yüzyılda yaşayan Mısırlı mutasavvıf Zünnûn el-Mısrî'ye göre, her şeyin faili olarak Allah'ı görmek; dolayısıyla kul olarak "amel ve ibadetlerin sahibi" şeklinde kendimize pay çıkarmamak gerekir. El Mısrî, kişinin ihlaslı oluşuna dair alametleri şöyle sıralamıştır:
📌 Hayırlı işlerinden dolayı övülme ile yerilmenin eşit olması.
📌 İşlenen amellerin unutulması ve sevap almayı gerektirdiğinin düşünülmemesi.
Öte yandan yalnızlığı sevmenin ve kimsenin görmediği yerlerde ibadet etmenin de ihlaslı olmayı sağlayacağına işaret etmiştir.
Tasavvuf ehline göre ihlas, ibadetin ruhudur. Ne ihlassız amelin ne de amelsiz ihlasın kula bir faydası bulunmaz.
🔹 İhlassız amelin amelsiz ihlastan daha kötü olduğuna işaret eden mutasavvıflar, her şeye değer kazandıranın ihlas olduğuna dikkat çekmişlerdir.
🔹 Öte yandan çok ibadetle değil, ibadetteki ihlasın kurtuluşa ulaştıracağını söylemişler ve kulun samimi ve ihlaslı olmasını fakat ihlaslı olduğu iddiasında bulunmaması gerektiğine dikkat çekmişlerdir. Onlara göre ihlaslı olduğu kanaatini taşıyan kişi, ihlas eksikliği yaşamaktadır.
#İhlas, kalbi şirk, riya ve gösterişten temizlemeyi, hayırlı amellere yönelmeyi ve bu amellerde Allah'ın rızasını gözetmeyi ifade eder. Allah Teala, kullarına ihlaslı olmalarını buyurmuş ve ihlası "sırlarımdan bir sır" olarak nitelemiştir. https://t.co/Iy7RVaz6Kt
— Fikriyat (@fikriyatcom) January 28, 2021
İhlas, insan ruhunda son derece gizli bir niteliktir hatta bir sırdır. Doğruluğun özel bir şekli olarak görülür.
🔹 Peygamber Efendimizin bir hadisinde "İhlâs sırlarımdan bir sırdır, onu sevdiğim kulumun kalbine tevdi ederim" buyrulduğu söylenir.
🔹 10. yüzyılda yaşayan tasavvuf ehli Cüneyd-i Bağdâdî, ihlasın gizliliğine dikkat çekmiş ve meleklerin onu bilmediği için sevap hanesine yazamayacağını, şeytanın onu bozamayacağını ve nefsin bundan dolayı şımarmayacağını söylemiştir.
🔹 Bu durum da ihlaslı olmayı kişinin kendisinin bile bilemeyeceğine; daima nefsi denetim altında tutmak gerektiğine işarettir.