Evlilik öncesi ile ilgili bazı meseleler
Huzurlu bir toplumun temel yapı taşı olarak kabul edilen aile kavramı, birey üzerinden toplumun devamlılığını esas alır. Bundan dolayı aile kurumunun İslam'da ayrı bir yeri vardır. Aile hayatı ile ilgili en çok merak edilen soruların cevaplarını Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan araştırdık. İşte aile hayatı ve evlilikle ilgili en çok merak edilen sorular ve dini cevapları...
📍 Oysaki nikâh kıyıldığında dinen evlilik hayatı başlar ve karı koca arasında mehir, nafaka, miras gibi birtakım haklar ve sorumluluklar tahakkuk eder.
📍 Günümüzde bu haklar, evlilik resmen tescil ettirilmeksizin korunamadığından, evlenecek kişilerin "resmî nikâh" kıyılmadan 'dinî nikâh' kıydırmaları kanunen yasak olduğu gibi, dinen de doğru değildir. Ayrıca nişanlılık döneminde kıyılan nikâh sonucu boşama meydana gelmedikçe kadın yeni bir evlilik yapamaz.
📍 Bu itibarla, adayların İslami ölçülere riâyet ederek nişanlılık dönemini geçirmeleri, evlenmeye kesin karar vermedikçe resmî veya dinî nikâhı geçekleştirmemeleri uygun olur.
Nişan sırasında kıyılan nikâh, nişanın bozulmasıyla sona erer mi?
📍 Evlilik ciddi bir müessesedir. Evlenmek isteyen kimselerin öncelikle resmî muamele yaptırmaları, sonra da isterlerse dinî nikâh kıydırmaları uygun olur.
📍 Bununla birlikte, evlenmek üzere nişanlanan kimselerin şartlarına uygun olarak yaptıkları nikâh akdi de dinen geçerlidir. Bu durumdaki bir kadın, nikâhlandığı kimsenin dinen eşi olduğundan, kocası kendisini boşamadıkça bir başka erkekle evlenemez. Daha sonra nişan bozulmuş fakat erkek boşamamışsa dinen nikâh hâlen devam ediyor demektir.
Nişanlıların cep telefonu veya internet üzerinden görüntülü veya görüntüsüz olarak mesajlaşmalarının sınırı ve hükmü nedir?
📍 Nişanlılık bir evlilik vaadi olup, taraflara evliliğin verdiği beraber yaşama hak ve yetkisini vermez. Nikâh akdi yapılmadan önce nişanlılar âdeta iki yabancı gibi olduklarından mahremiyet sınırlarına riayet etmelidirler.
📍 Dinimiz yabancı kadın ve erkeğin ölçüsüz bir şekilde birbirleriyle haşir neşir olmasını tasvip etmemiş, pratik hayatta aralarındaki ilişkilerin belli bir ölçü ve disiplin içerisinde olmasını emretmiştir. Bundan dolayı İslam'da sadece haram fiilin kendisi değil, aynı zamanda o harama götüren yollar da yasaklanmıştır.
📍 Bu sebeple nişanlıların nişanlılık döneminde İslam'ın tesettürle ilgili hükümlerine riayet etmeleri, kimsenin olmadığı kapalı ortamlarda baş başa kalmamaları gibi dinî ölçülere uymaları şartıyla birbirlerini daha yakından tanıyabilmek amacıyla örfe uygun biçimde görüşüp konuşmalarında bir sakınca yoktur.
📍 Cep telefonu veya internet üzerinden mahremiyet sınırlarını ve ahlaki ölçüleri ihlal edecek şekilde görüşmeleri veya yazışmaları ise caiz değildir.
Nişanlanan bir kızın, müstakbel kayınpeder ve kayınlarının ellerini öpmesi helal midir?
📍 İslam'a göre bir gelin kayınpederinin elini öpebilir. Zira nikâhla birlikte aralarında mahremiyet oluşur [Nisâ, 4/23]. Bununla birlikte evli kadın için geçerli olan bu hüküm nişanlı kadın için geçerli değildir.
📍 Zira nişanlılık bir evlilik vaadidir; taraflara evliliğin verdiği beraber yaşama hak ve yetkisini vermediği gibi, evlilik mecburiyeti de getirmez. Nişanlılar mahremiyet bakımından birbirlerine yabancı hükmündedirler.
📍 Bu durumda müstakbel kayınpeder, evlenmesi ebediyen haram kılınan erkelerden olmadığı için kadının onun elini öpmesi caiz değildir. Çünkü dinimizde aralarında evlilik caiz olan kadınlarla erkeklerin bir zaruret olmadıkça birbirlerine dokunmaları caiz görülmemiştir [İbn Mâce, Cihad, 43].