Kur'an'da geçen kıssalar
Kur'an-ı Kerim'de, insanın terbiyesi için çoğunlukla kıssa kullanır. Kur'an'da bu kıssalara yer verilmesindeki amaç; insanların ibret alması, müminlerin felaket ve sıkıntılara karşı dayanma gücünün artması, onları teselli etme, dua, sabır ve tevekküle teşvik etmekti. Sizler için yüce kitabımızda yer alan kıssaları derledik.
Kâbe'yi yıkmak isteyen Yemen'in genel valisi Ebrehe'nin fillerle Mekke'ye hücum edip daha savaşamadan, Allah'ın gönderdi ebabil kuşları sayesinde, yok olup gitmesini anlatır.
Yemen'in genel valisi Ebrehe her yıl Mekke'deki Kâbe'yi ziyaret eden Arap hacılarını San'a'ya çekmek için burada Kulleys veya Kalîs (kilise) denilen büyük bir katedral yaptırdı. Çeşitli bölgelere propagandacılar göndererek mâbedi ziyaret etmeleri için halkı San'a'ya çağırdı. Ancak bu ümidi gerçekleşmeyince Kâbe'yi yıkmaya karar verdi.
Ebrehe, hareketini engellemek için karşısına çıkan bazı güçleri etkisiz hale getirerek yoluna devam etti. Gönderdiği bir müfreze, içinde Hz. Peygamber'in dedesi Abdülmuttalib'e ait 200 devenin de bulunduğu Mekkelilere ait çok sayıda deveyi ele geçirdi.
Abdülmuttalib, Ebrehe'ye gelerek develerinin iadesini istedi; Ebrehe'nin Kâbe ile ilgili bir sorusu üzerine Kâbe'yi merak etmediğini, çünkü onu sahibinin koruyacağını söyledi. Ertesi gün Ebrehe, ordusuna Kâbe yönünde hareket emri verdi.
Fakat kaynaklarda belirtildiğine göre en öndeki fil yerinden kımıldamadığı gibi askerler de üzerlerine taşlaşmış çamur yağdıran sürü sürü kuşlar tarafından "yenilip çiğnenmiş ekin" gibi imha edildi.
Hz. İbrahim ( a.s) halilullah, yani Allah'ın dostudur. Keldânî kabîlesi senede bir gün toplanır, bayram yapardı. Âzer, Hz. İbrahim'e "Sen de bugün bayram yapmak için bizimle gel!" dedi. İbrahim as, yolda hastalığını mazeret göstererek geri döndü.
İnançsız halkı, düşünmeye ve inanca sevk etmesi amacıyla puthanedeki bütün putları kırdı. Elindeki baltayı da orada bulunan en büyük putun boynuna astı.
Kur'an'da bu olay şöyle anlatılır:
İbrâhim şöyle cevap verdi: "Hayır, sizin rabbiniz, göklerin ve yerin rabbidir; onları O yaratmıştır; ben de buna şahitlik edenlerdenim."
Sonra (içinden şöyle geçirdi): "Allah'a yemin ederim ki siz ayrılıp gittikten sonra putlarınıza bir oyun oynayacağım!"
(Onlar gidince) İbrâhim putları paramparça etti, belki ona başvururlar diye büyük putu bıraktı.
(Dönüp dunumu gören) putperestler, "Bunu tanrılarımıza kim yaptı? Muhakkak o, zalimlerden biridir" dediler.
Bazıları, "İbrâhim denen bir gencin bunları diline doladığını işitmiştik" deyince, "O halde, onu hemen insanların önüne getirin, belki birileri şahitlik eder"
İbrâhim getirilince, "Bunu ilâhlarımıza sen mi yaptın?" diye sordular. İbrâhim, "Hayır" dedi, "Bu işi şu büyükleri yapmıştır. Eğer konuşabiliyorlarsa onlara sorun!" Sonra dönüp birbirine, "Asıl haktan ayrılanlar sizlersiniz!" dediler.
Biraz sonra yine dönüş yaptılar. "Sen bunların konuşmadığını pekâlâ biliyorsun" dediler. İbrahim, "Allah'ı bırakıp da size hiçbir fayda ve zarar veremeyen tanrılara mı tapıyorsunuz? Size de Allah'ı bırakıp taptığınız şeylere de yazıklar olsun! Siz aklınızı kullanmaz mısınız?" dedi.
Enbiyâ Suresi 51-67. ayetler
Yaşanan hadiseyi duyan Keldânî kabilesinin lideri, Allah'a isyan eden Nemrut bütün öfkeyle hizmetçilere kızdı: "Bunu yapan, putları bu hale getiren kim ise onu bulup, getirin!" dedi. İbrahim'in: "Siz gidin. Ben de putlarınızı kırarım." dediğini işiten bekçi, Nemrud'a: "İbrahim adlı bir gençten, putlarınızı ben kıracağım! diye söylediğini işittik" dedi.
Nemrut "İbrahim'i bana getirin! Eğer bu söz doğru ise, işitenler şahitlik etsinler. Ben onun cezasını veririm." dedi.
Kur'an'da bu olay şöyle anlatılır:
Putperestler, "Eğer bir şey yapacaksanız, yakın onu ve böylece tanrılarınıza yardım edin!" dediler. Biz de, "Ey ateş" dedik, "İbrâhim için serin ve zararsız ol!" Ona bir tuzak kurmak istediler; fakat biz onları daha çok zarar eden taraf yaptık.
Enbiyâ Suresi, 68- 70. ayetler