Muharrem ayı ile ilgili ayet ve hadisler
Muharrem, Hicri takvime göre yılın ilk ayıdır. İslam tarihinin kırılma noktası sayılan pek çok olayın gerçekleştiği ay olması bakımından önemlidir. Savaşmanın haram sayıldığı dört aydan biri olan Muharrem'in 10. günü Aşura olarak kabul edilir. Müslümanlar açısından kutsal sayılan bu ayın fazileti hakkında ayet ve hadisler de mevcuttur. İşte ayet ve hadisler ışığında Muharrem ayı…
Giriş Tarihi: 21.08.2020
10:05
Güncelleme Tarihi: 04.07.2024
17:36
MUHARREM AYI İLE İLGİLİ AYET VE HADİSLER
Sözlükte "haram kılınan, yasaklanan; kutsal olan, saygı duyulan" anlamlarındaki muharrem savaşmanın haram kabul edildiği dört aydan birinin adıdır.
◼ Kur'ân-ı Kerîm'de muharrem kelimesi ay ismi olarak geçmemekle birlikte saldırıya uğrama durumu hariç savaşın haram olduğu aylardan söz edilerek bu aylara saygı gösterilmesi emredilmiştir.
◼ Efendimiz Resûl-i Ekrem (SAV) haram ayları Zilkade, Zilhicce, Muharrem ve Receb olarak açıklamıştır.
◼ Muharrem ayının faziletine dair pek çok hadis-i şerif mevcuttur. Peygamber Efendimiz (SAV), Muharrem ayını "Allah'ın ayı" olarak nitelendirmiştir ve Ramazan ayından sonra en faziletli orucun Muharrem ayında tutulan oruç olduğunu bildirmiştir.
◼ İşte Muharrem ayı ile ilgili ayet ve hadisler...
MUHARREM AYI İLE İLGİLİ AYET
"Gökleri ve yeri yarattığı günde Allah'ın yazısına göre Allah katında ayların sayısı on iki olup, bunlardan dördü haram aylarıdır. İşte bu doğru hesaptır. O aylar içinde (Allah'ın koyduğu yasağı çiğneyerek) kendinize zulmetmeyin ve müşrikler nasıl sizinle topyekûn savaşıyorlarsa siz de onlara karşı topyekûn savaşın ve bilin ki Allah (kötülükten) sakınanlarla beraberdir." Tevbe Suresi, 6. ayet
Muharrem ayının önemi nedir?
MUHARREM AYI İLE İLGİLİ HADİSLER
"Ramazandan sonra en faziletli oruç, Allahü teâlânın ayı Muharrem ayında tutulan oruçtur. Farzlardan sonra en faziletli namaz, gece namazıdır." Müslim, İbni Mace, Ebu Davud, Tirmizi, Nesai
"Nafile oruç tutacaksan, Muharrem ayında tut! Çünkü o, Allahü teâlânın ayıdır. O ayda bir gün vardır ki, O günde Allahü teâlâ geçmiş kavimlerden birinin tevbesini kabul etti. Yine o gün, tevbe edenlerin günahlarını da affeder." Tirmizi