Peygamber Efendimizin vahiy katipleri
Peygamber Efendimize ilk vahiy 40 yaşında iken, Hira mağarasında bulunduğu bir zamanda "Yaratan Rabbinin adıyla oku!" ayetleri ile gelmişti. Ardından parça parça nüzul olan Kur'an-ı Kerim, hem müminler tarafından ezberlenmiş hem de o günün şartlarıyla kemik, deri parçaları, hurma dalları ve parşömen gibi yüzeylere yazılmıştı. Ayetleri yazıya geçiren ve vahiy katipleri olarak anılan sahabeler, Kur'an-ı Kerim'in eksiksiz olarak bir araya getirilmesine vesile olmuşlar, bizlere değerli bir miras bırakmışlardı. Peki, Peygamberimizin vahiy katipleri kimlerdi? Kaç vahiy katibi vardı?
İlgili rivayetler incelendiğinde başka vahiy kâtiplerinin varlığı ortaya çıksa da burada adı geçenlerin diğerlerine göre daha düzenli biçimde kâtiplik yaptıkları sonucuna varılır.
Bunların dışında vahiy kâtipliği yaptığı ileri sürülenler içinde Muâviye bin Ebû Süfyân, Hâlid bin Saîd bin Âs, Ebân bin Saîd, Alâ bin Hadramî, Hanzale bin Rebî' de yer alır. Adı geçen vahiy kâtipleri arasında Zeyd bin Sâbit başta gelir.
Bununla beraber ilk Müslümanlardan Hâlid bin Saîd bin Âs'ın kızının besmeleyi ilk defa babasının yazdığına dair ifadesinden hareketle bu zatın Mekke'deki ilk vahiy kâtibi olabileceği belirtilir. Medine'deki ilk vahiy kâtipliğini Übey bin Kâ'b'ın yaptığı ve onun yokluğunda Zeyd bin Sâbit'in bu görevi yerine getirdiği ifade edilir.
Bununla birlikte Taberî'nin, vahyi Hz. Ali ile Hz. Osman'ın, bu ikisinin bulunmaması halinde Übey bin Kâ'b ve Zeyd bin Sâbit'in yazdığını söylemesi son iki ismin ensarın ilk vahiy kâtipleri olduğunu gösterir.
Bunun yanında Peygamberimizin kâtiplerine ve özellikle vahiy kâtiplerine dair müstakil eserler de yazılmıştır.
İbn Şebbe'nin kaynaklarda adı geçen Kitâbü'l-Küttâb'ı, İbn Hudeyde diye bilinen Ebû Abdullah Cemâleddin Muhammed b. Ali el-Ensârî'nin el-Miṣbâḥu'l-muḍî fî küttâbi'n-nebiyyi'l-ümmî'si, A'zamî'nin Küttâbü'n-nebî'si ve Ahmed Abdurrahman Îsâ'nın Küttâbü'l-vahy'i bunlar arasında sayılabilir.