Sümela’da bulunan gizli geçitin sırrı
Sümela Manastırı'nda 2 buçuk yıldır süren restorasyon çalışmaları sırasında bugüne kadar girilmemiş kuzey çatının yamacında gizli bir geçit tespit edildi.
"ÇİLE ODALARINA GİRİLEBİLECEK"
Keşfedilen yerlerin turizm ve tarih açısından büyük önem arz ettiğini ifade eden Koçhan, şöyle dedi:
"Sümela'da şimdiye kadar görülmemiş olan alanlar var. Restorasyon çalışmaları ile beraber ziyaretçilere açmayı planlıyoruz. Zaten onun için maliyeti yüksek olan bir restorasyon bu. Turistler sadece kaya kilisesinin yanına kadar giriyor. Orada içeride küçük küçük şapellerin bulunduğu, bizim dinimizde de olan 'Çile odaları' bulunan kapalı alanlarda dua edilen yerlere giremiyorlardı.
Bu restorasyon çalışmaları ile o alanlara da girilecek. Göreceksiniz ki o alanlarda da Sümela'da çok güzel bir merkezi ısıtma sistemi, bacaların odaları dolaştığı, çok güzel şömineler ve kitaplıkların olduğu, lavaboların, tuvaletlerin müthiş bir yağmur kanallarının ve kanalizasyonun olduğunu göreceğiniz alanlar da inşallah bu dönem restorasyon bittikten sonra ziyaret edilebilecek" dedi.
"KAYA KİLİSE'DEN DAHA ESKİ BİR ŞAPEL BULUNDU"
Sümela Manastırı içerisinde yer alan Kaya Kilisesi'nden daha eski bir şapelin de bulunduğuna değinen Koçhan, "Sümela'nın içerisine baktığınızda tarihi fotoğraflarda bile kapısından içeriye olan alanı boş görüyorsunuz. Halbuki orijinalinde oralar kaya kilisesinin olduğu yere kadar hep ahşap evlerle dolu. Şu an Sümela'nın çatısından giden bir patika ile beraber oradaki Kaya Kilisesi'nden daha eski bir şapel bulundu.
O şapelinde turizme kazanılıp kazandırmama konusunda da nitelikli bir çalışma yapılıyor. Binlerce yıl geçmesine rağmen oradaki figürler çok net ve hatta çok değişik Hz. İsa figürleri var. Çok orijinal duruyor. Çatısında kiremit kullanılmamış, taştan çatıların olduğu bir alan" ifadelerini kullandı.
SÜMELA MANASTIRI'NIN TARİHİ
İlçede Karadağ'ın Altındere Vadisi'ne bakan eteğinde, yaklaşık 300 metre yükseklikteki ormanlık alanda kayaların oyulmasıyla yapılan Sümela Manastırı, halk arasında 'Meryem Ana' adıyla da biliniyor. Hakkında çeşitli rivayetler de bulunan ve kuruluşu bilimsel verilere göre 13'üncü yüzyıla uzanan tarihi manastırda, hizmet birimleri, misafirhane, mutfak ve ayazmanın dışında toplam 72 oda bulunuyor. Bilindiği üzere 88 yıl aranın ardından manastırda 2010 yılında ise binlerce kişinin katılımıyla düzenlenen ayini Fener Rum Patriği Dimitri Bartholomeos yönetmişti.