Toplumda etkin olmak isteyen utangaç cevherler
Asperger Sendromu, her 7 yaş ile 16 yaş arasındaki bin çocuktan üçünde görülüyor. Kaynağı tam olarak belirlenememiş bu hastalık, ilk olarak 1944 yılında tanımlandı. Otizmle ortak özellikleri bulunan sendromun tek farkı çocuklarda dil ve zihinsel gelişimini sürecinde tamamlıyor oluşu. Hastalığın belirtileri neler? Aile bu hastalık sürecinde neler yapmalı? Sizler için derledik.
Otizm ve Asperger Sendromu birbirine karıştırılan iki kavramdır. Sosyal iletişim ve etkileşimde bozukluk, sınırlı bir alana sürekli ilgi ve stereotipik davranışlar her ikisinde de vardır. Aralarındaki en önemli fark ise; Asperger Sendromu'nda dil gelişimi ve bilişsel gelişimde belirgin bir gecikmenin olmaması.
Bir çocuğun belirtilerin bir veya ikisini göstermesi Asperger Sendromu olduğu anlamına gelmez. Asperger Sendromu teşhisi konması için, çocuğun belirtilerin karışımına sahip olması ve sosyal durumlar karşısında belirgin bir problem yaşaması gerekir. Asperger Sendromu birçok açıdan otizme benzese de, Asperger Sendromu olan bir çocuğun dil ve zeka gelişimi normaldir. Ayrıca, Asperger Sendromu olanlar otistiklere nazaran daha fazla arkadaş edinmek ve diğerleriyle aktivitelere katılmak için çaba harcarlar.
Ebeveynler çocuklarında Asperger Sendromu belirtilerini ilk olarak diğer çocuklarla etkileşime girdiği okul öncesi çağda fark ederler. Belirtiler arasında:
*Sosyal ipuçlarını seçememe ve diğerlerinin beden dilini anlama, sohbete başlama veya sohbeti sürdürme ve sırayla konuşma gibi doğuştan gelen sosyal becerilerin eksikliği
*Rutinlerdeki herhangi bir değişiklikten hoşlanmama
*Empati eksikliği
*Diğerlerinin konuşmalarının anlamını değiştiren konuşma tonundaki değişiklikleri, vurguları fark edememe
*Göz kontağından kaçınmak veya başkalarına bakmak
*Alışılmışın dışında yüz ifadeleri veya vücut dili
*Çok iyi hakim olduğu bir veya iki ilgi alanı olması. Asperger Sendromlu çocukların çoğu bir bütünün sadece parçalarıyla veya alışılmışın dışında aktivitelerle aşırı ilgilenir.
*Genellikle sevdikleri konular hakkında aşırı konuşurlar. Tek taraflı sohbetler yaygındır. İçsel düşünceler çoğunlukla sözlü ifade edilir.
*Motor gelişimleri gecikmiştir. Çatal bıçak kullanmayı, bisiklete binmeyi veya top yakalamayı öğrenmede gecikmiş olabilir. Yürüyüşü garip olabilir. El yazısı çoğunlukla kötüdür.
*Yüksek duyarlılığa sahiptir ve yüksek ses ve yoğun ışık, tat veya dokulara karşı hassastır.