Kurtuluş Savaşı'nın kahraman genç nesli
Tarihimizin en önemli savaşlarından biri şanlı Kurtuluş mücadelesiydi. Bir milleti esir olmaktan kurtaran bu savaşa 7'den 70'e bütün bir millet katıldı. Birinci Dünya Savaşı esnasında seferberliğin ilan edilmesiyle lise ve üniversite öğrencileri de silah altına alındı. Dağda kuzusunu otlatan genç çoban da İstanbul Dar'ül-Fünun'da tahsiline devam eden öğrenci de yekvücut olup omuz omuza çeşitli cephelerde savaştı. Kurtuluş Savaşı'nda hayatının baharını yaşayan nice genç "bir hilal uğruna" şehitlik mertebesine ulaştı.
📌 Askere çağrılan bu gençler ordunun ihtiyacına göre subay adayı olarak tayin edildi. Seferberlik daha çok Müslüman tebaanın omuzlarındaydı.
Tahsiline devam eden ve mezun olanlarla birlikte 50 bin kadar öğrenci cephelerde topyekun mücadele etti.
📌Gençler, bilhassa Çanakkale'de kahramanlık destanı yazdı. Seferberliğin ilan edilmesinin ardından kimi, mezun, kimi henüz mektebin lise ve orta kısmına, kimi yüksekokula devam eden gençler, İstanbul Darülfünunu veya Avrupa üniversitelerinde tahsildeyken, birbirleriyle yarış edercesine askerlik şubelerine koşmuşlar ve gönüllü olarak askere yazılmışlardı.
Seferberlik gereği günümüzdeki İstanbul Üniversitesi olarak adlandırılan İstanbul Darülfünunu neredeyse tamamen boşaltıldı. Cihan Harbi'nden en fazla etkilenen kurumlardan biri de Darü'l-Fünun Tıp Fakültesi'ydi.
📌 1915'te Darü'l-Fünun 1. sınıfta öğrenim gören 2 bin 500 tıbbiyeli, okullarını bırakarak Çanakkale'ye koşmuşlar, iki tümen hâlinde Geliboluya gelen gençler, bir Anzak baskını sonucu şehit olmuşlardı.
Bunun yanında Tıbbıyeli öğrenciler, cephelerde hastaları tedavi etmek amacıyla da istihdam edilmişti. Çeşitli sıhhi hizmetlerde ve hastanelerde görev aldılar.