Karadeniz'in kendisine hayran bırakan rotaları
Dünyanın en uzun ikinci mağarasının Karadeniz'de olduğunu biliyor muydunuz? Bu kareleri görünce daha önce Karadeniz'i görmediyseniz mutlaka gitmek isteyeceksiniz. İşte Karadeniz'in birbirinden güzel rotaları...
Dünyanın en uzun ikinci mağarası olarak da kabul edilen mağaranın içinden küçük bir dere akmakta olup, mağaranın üzerinde tarihi bir kale bulunmaktadır. Mağaranın içindeki yer altı nehrinin taşıdığı su mevsimsel olarak değişmektedir. Yağışlı mevsimlerde mağaranın içindeki suyun derinliği 50 cm.'ye kadar yükselirken, yaz aylarında bu seviye 25-30 cm.'ye kadar düşmektedir. Çal Mağarası 2000 yılında Trabzon İl Özel İdaresi tarafından çeşitli düzenlemeler yapılarak turizme açılmıştır. 2003 yılında halkın ziyaretine açık hale getirilmiştir.
Artvin, Türkiye'nin Karadeniz Bölgesi'nin Doğu Karadeniz Bölümü'nde yer alan, Karadeniz'e kıyısı bulunan bir ildir. İl, Türkiye'nin Gürcistan'la olan sınırında yer alan kuzeydoğu köşesidir. Doğusunda Ardahan ili, güneyinde Erzurum ili ve batısında Rize ili vardır. İl Nüfusu: 168.068'dür.
Artvin ilinin Borçka ilçesinde yer alan Karagöl, Karadeniz'in cenneti andıran güzelliklerinde birisi. Dünyanın en güzel göllerinden birisi olan Borçka Karagöl, Klaskur Yaylasının yakınlarında yaşanan bir toprak kayması sonucu oluşmuştur.2002 Yılında Bakanlar Kurulu bölgeyi tabiat parkı olarak ilan etmiştir. Borçka Karagöl Tabiat parkı 368 hektar alana sahiptir. Göl ve çevresi 5 hektarlık bir alandır. Ulaşımı zor olmayan göle aracınızla gelebilirsiniz. Belediye tarafından yapılan tesislerde ihtiyaçlarınızı da karşılayabilirsiniz. Çocuklu aileler için de oyun alanı bulunuyor.
Artvin'in Arhavi ilçesinde 18'inci yüzyılda Osmanlı döneminde yaptırılan, birbirini tamamlayan ve tam daire olma özelliği taşıyan tarihi "Çifte Köprüler", yöreyi ziyaret eden turistlerin uğrak mekânları arasında yer alıyor. Türkiye'nin kuzey doğusunda, Gürcistan sınırında yer alan Artvin, yaban hayatını, bitki çeşitliliğini, yaşlı ormanları, göl ve şelaleleri barındıran eşsiz doğasının yanı sıra asırlara meydan okuyan taş köprüleriyle de alternatif turizmde ilgi odağı konumunda.
Artvin ve ilçelerinde birçoğu Osmanlı döneminde inşa edilen yirminin üzerinde köprü, yöreye özgü taş işçiliğinin önemli örneklerini geçmişten bugüne taşıyor.