Arama

'Tütünle mücadelenin yolu eksiksiz uygulamadan geçiyor'

Prof. Dr. Koşar "Tütün ve tütün ürünleri ile yapılan mücadelede Türkiye oldukça başarılı bir ülke. Ancak bu başarının artarak devamlılığı esas ve bu da ortaya konan mücadelenin, kuralların ve yasaların eksiksiz uygulanmasından geçiyor." dedi.

’Tütünle mücadelenin yolu eksiksiz uygulamadan geçiyor’
Yayınlanma Tarihi: 31.05.2019 13:14:24 Güncelleme Tarihi: 31.05.2019 13:14

Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği (TÜSAD) 2'nci Başkanı Prof. Dr. Filiz Koşar,tütün ve tütün ürünleriyle yapılan mücadelede Türkiye'nin oldukça başarılı bir ülke olduğunu belirterek, "Ancak bu başarının artarak devamlılığı esas ve bu da ortaya konan mücadelenin, kuralların ve yasaların eksiksiz uygulanmasından geçiyor. Bu da hem devletin hem sivil toplum kuruluşlarının hem de en önemlisi vatandaşların görevi." dedi.

Prof. Dr. Filiz Koşar, Dünya Tütünsüz Günü kapsamında AA muhabirine yaptığı açıklamada, tütün ve tütün ürünleri kullanımına bağlı sağlık sorunlarının kanser ve kronik hastalıklar olarak iki gruba ayrılabileceğini belirtti.

Bu kanser türleri arasında dil, dudak, gırtlak, yutak, nefes, yemek borusu, bronş ve akciğer, mide, karaciğer, pankreas, kalın bağırsak, böbrek, idrar yolları, mesane ve rahim ağzı kanserlerinin yer aldığını aktaran Koşar, akciğer kanserinin en önemli ve en başta gelen nedeninin sigara olduğunu söyledi.

"SİGARAYI BIRAKMAKLA AKCİĞER KANSERİ RİSKİ AZALIYOR"

Sigarayı bırakmayla akciğer kanseri riskinin azaldığını aktaran Koşar, tütün ve tütün ürünleri kullanımına bağlı olarak enfeksiyon ve enfeksiyon dışı hastalıkların, mide-bağırsak, şeker, cildin erken yaşlanması, beyin fonksiyonlarında bozulma şeklinde sayılabileceğini anlattı.

Prof. Dr. Koşar, özellikle KOAH'ın birincil ve önlenebilir nedeninin sigara dumanı olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

"Ne kadar genç yaşta sigara içilmeye başlanırsa o kadar erken yaşta ve ileri seviyede KOAH gelişir. Yine bu hastalıkta en ucuz ve en etkili yöntem teşhis konulduğu, hatta şüphelenildiği anda sigaranın bırakılmasıdır. Kullanılan ilaçlar tedavi edici olmaktan çok, hastanın şikayetlerini gidermeye yöneliktir. Ayrıca, gebelikte sigara içilmesi veya sigara dumanına maruz kalınması ve erken çocuklukta sigara veya tütün dumanı maruziyeti, başta akciğerler olmak üzere birçok organın gelişiminde bozulma ve çocuklukta sık karşılaşılan akciğer hastalıklarına neden oluyor. Küresel olarak tahminen 165 bin çocuk, 5 yaş altında ikinci el sigara dumanının yol açtığı alt solunum yolu enfeksiyonlarından kaybediliyor."

"E-SİGARA DUMANI, SADECE ZARARSIZ SU BUHARI DEĞİL"

Türkiye'de tütünle mücadele süreçlerine de değinen Koşar, 1996'dan 2018'e kadar gerçekleştirilen kanun ve çalışmalara ilişkin bilgi verdi.

Prof. Dr. Koşar, tüm bunların sonucunda 2012'ye kadar olan başarılı düşüş trendinin, 2014 ve 2016 yıllarında yakalanamadığının altını çizdi.

Koşar, tütün ve tütün ürünleri ile yapılan mücadelede Türkiye'nin oldukça başarılı bir ülke olduğunu anlatarak, "Dünya Sağlık Örgütü Raporunda, Türkiye'ye en fazla yaklaşan ve mücadelede önemli 6 politikanın 4'ünü yerine getirebilen ülke sayısının sadece 3 (Brezilya, İran ve Panama) olduğu bilgisi yer alıyor." dedi.

Bu başarının artarak devamlılığının esas olduğunu vurgulayan Koşar, "Bu da ortaya konan mücadelenin, kuralların ve yasaların eksiksiz uygulanmasından geçiyor. Bu da hem devletin hem sivil toplum kuruluşlarının hem de en önemlisi vatandaşların görevi. Unutmayalım ki herkesin temiz hava soluma hakkı var ve bunun için bireysel mücadele toplumsal ve yasal mücadelelerden daha önemli. Ayrıca nargile, elektronik sigara bir aldatmadan ibaret olan diğer tütün ürünleridir. Nikotin ve ağır metaller içeren nargile en az sigara kadar dikkat edilmesi gereken bir tütün ürünü. Kömürü nedeniyle yüksek ısıda yakılan tütün, en az sigara dumanı kadar zehirli madde solunmasına yol açıyor. Uzun sürede içilmesinden dolayı vücudu sigara içiminden daha uzun süre ve daha fazla zehirli madde solunmasına maruz bırakır. Ayrıca tüberküloz, herpes, hepatit gibi hastalıkların bulaşma riski de nargilenin zararları arasında yer alıyor." ifadelerini kullandı.

Elektronik sigaranın da görünüşüyle genellikle sigarayı taklit eden ve genellikle kullanıcının nikotin buharı çekmesini sağlayan pille çalışan bir cihaz olduğunu belirten Koşar, "E-sigara, birçok kişinin sadece su buharı olduğunu düşündüğü büyük dumanlar oluşturmasını sağlıyor. E-sigara içerisinde daha önce mevcut olan veya ısıtma işlemi sırasında üretilen birçok farklı kimyasal mevcut. Yani e-sigara dumanı, sadece zararsız su buharı ürünü değil ancak zararlı olduğu bilinen birçok farklı kimyasal içeren aerosollerdir. E-sigara endüstrisi, gençleri ve ileri yaştakileri mükemmel bir müşteri profili olarak görüyor." değerlendirmesinde bulundu.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN