Arama

  • Anasayfa
  • Tarih
  • 68 yıl önce ilk milli silah fabrikasının başına gelenler

68 yıl önce ilk milli silah fabrikasının başına gelenler

İlk yerli silah sanayini kuran, Kafkas Cephesi'nin ve Milli Mücadele'nin unutulan kahramanı Nuri Killigil, 15 Eylül 2017 Cuma günü, Paşanın kabrinin de bulunduğu Edirnekapı Şehitliği’nde Kur’an tilavetiyle anılacak.

68 yıl önce ilk milli silah fabrikasının başına gelenler
Yayınlanma Tarihi: 14.09.2017 00:00:00 Güncelleme Tarihi: 15.09.2017 15:55

Trablusgarp'ta Atatürk'ün silah arkadaşı, Kafkasya'da İslam Ordusu Kumandanı, Sütlüce'de silah ve cephane fabrikatörüydü. Fabrikasına düzenlenen bir sabotajla her şey yok oldu.

Anadolu'dan çıkıp Filistin'de, Kafkasya'dan çıkıp Çanakkale'de, Afrika'dan gelip Kût'ül-Amâre'de emperyalizme karşı savaşan milletimiz son gücüyle Türkiye Cumhuriyeti'ni kurdu. Savaşa giren ülkelerin toparlanmaya çalıştığı, Birleşmiş Milletler'in oluşturulduğu, Ortadoğu'da İsrail devletinin kurulduğu, Türk-Amerikan ilişkilerinin geliştiği yıllardı. Savaş bize kendi sanayimizi, silahımızı üretmemiz gerektiğini, düşmanın kavi, işimizinse çetin ve çok olduğunu gösterdi. Bugün de PKK'ya, FETÖ'ye, DEAŞ'a karşı savaşırken bir yandan da küresel güçlerle mücadele ediyoruz.

KAFKAS İSLAM ORDUSU KUMANDANI

Enver Paşa'nın kardeşi Killigil, 1918 yılında Bakü'nün Rus ve Ermenilerden kurtuluşunu gerçekleştiren Kafkas İslam Ordusu Kumandanı olarak görev yapmış, Milli Mücadele'de görev almış komutan ve girişimcidir. Cumhuriyet tarihinin ilk endüstriyel silah tasarımcılarındandır ve 1930'larda kurulan, 1949'da bir sabotaj sonucu havaya uçurulan Nuri Killigil Silah Fabrikası'nın kurucusudur.

Nuri Killigil, 1938 yılında Zeytinburnu'nda kok kömürü satan bir şirketi satın alıp burayı bir madeni eşya fabrikasına dönüştürdü. Bu fabrikada tabanca, matara, demir çubuk, gaz maskesi ve mermi üretmeye başladı. Daha sonra Killigil fabrikasını genişleterek Sütlüce'ye taşıdı, yeni motor ve makinelerle havan ve havan mermisi üretimine de başladı. Bir süre sonra fabrikanın silah üretmeyeceğini beyan etti; fakat üretim gizlice devam etti.

YÜKSEK BİR PATLAMA SESİ DUYULDU

1944 senesi sonuna doğru savaşın Almanya tarafından kaybedildiği anlaşıldığında hükümet Almanya'yı destekleyenlere karşı sert tedbirler almaya başladı. Türkiye Cumhuriyeti yaralarını sarmaya ve kendi savunma sanayisini kurmaya çalışıyordu. Takvimler 1949'un 2 Mart'ını gösterdiğinde İstanbul'un Sütlüce mahallesinde yüksek bir patlama sesi duyuldu. Patlama Nuri Killigil'in sahibi olduğu silah fabrikasında gerçekleşti.

2 Mart 1949'da saat 17:10'da fabrikada faili meçhul üç büyük patlama meydana geldi. İlk patlama kimyahanede olmuştu. Sonradan cephane deposuna sıçrayan ateş mermilerin patlamasına yol açmış, ertesi gün bile duman ve patlamalar devam etmişti. Barut kokusu Galata Köprüsü'nden hissediliyordu. Fabrika çevresi kordon altına alındı. İçişleri Bakanı Ankara'dan gelerek tahkikatla bizzat ilgilendi.

Aralarında Nuri Killigil'in de bulunduğu 27 kişi bu patlamada hayatlarını kaybetti. Nuri Killigil'in cesedi bulunamadı. Ve boş tabut defnedildi. Daha sonra Nuri Paşa'nın cesedinin ana gövdesi 20 gün sonra Haliç'te su üstüne çıkmış ve cenaze namazı kılınmadan Edirnekapı Şehitliği'ne defnedilmiş. Patlamanın kimler tarafından gerçekleştirildiği ise meçhul kalmış.

MİLLİ ENDÜSTRİ SEKTÖRÜMÜZÜ ORTADAN KALDIRDI

TBMM tarafından İstiklal Madalyası'yla onurlandırılan Killigil, Türk savunma sanayinin ilk özel sektör fabrikalarından birini, bunun yanı sıra Kütahya'da da bir çini ve seramik fabrikasını kurmuştu. Sütlüce'de kurmuş olduğu silah ve mühimmat fabrikası ise Türk Savunma Sanayi için önemli bir girişim oldu. Arap- İsrail savaşında ambargoya rağmen buradan Arap direnişçilere mühimmat satışları devam etti. Yapılan sabotaj çok önemli bir milli endüstri sektörümüzü ortadan kaldırdı. Nuri Killigil 'in silah fabrikasının bulunduğu yere İstanbul Büyükşehir Belediyesi meclisince Paşa'nın ismi verildi ve ziyaretçileri bilgilendirmek maksadıyla bir anıt yapıldı.

Bakü'nün kurtuluşunun 99 yılı münasebetiyle hem Paşa'yı anmak hem de anıtın açılışını gerçekleştirmek amacıyla 15 Eylül 2017 tarihinde Sütlüce'deki parkta bir tören yapılacak. Program; 15 Eylül 2017 Cuma günü, saat 10:00'da, Paşanın kabrinin de bulunduğu Edirnekapı Şehitliği'nde Kur'an tilavetiyle başlayacak. Kur'an tilavetinin ardından saat 11:00'da Sütlüce'deki park ve anıtın açılışı yapılacak.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN