Avrupa çiçek aşısını Osmanlı Devleti'nden öğrendi. Ancak aşı birçok ülkede hemen benimsenmedi. Rusya'da yan etkileri pek bilinmediği ve olumsuz dedikodular olduğu için insanlar başta aşı olmak istemedi. Ancak II. Katerina, halkın tereddütlerini ortadan kaldırmak için ilk önce kendine ve çocuklarına aşı yaptırdı. Çariçenin bu öncü hareketi üzerine aşı olanların sayısı hızla arttı ve salgın kontrol altına alındı.

Yayınlanma Tarihi: Kasım 22, 2020 10:05 Güncelleme Tarihi: Kasım 22, 2020 10:21

Avrupa çiçek aşısını Osmanlı Devleti'nden öğrendi. Ancak aşı birçok ülkede hemen benimsenmedi. Rusya'da yan etkileri pek bilinmediği ve olumsuz dedikodular olduğu için insanlar başta aşı olmak istemedi. Ancak II. Katerina, halkın tereddütlerini ortadan kaldırmak için ilk önce kendine ve çocuklarına aşı yaptırdı. Çariçenin bu öncü hareketi üzerine aşı olanların sayısı hızla arttı ve salgın kontrol altına alındı.

Çariçenin cesareti sayesinde halk aşı korkusunu yenmişti

İnsanlık tarihi boyunca salgın hastalıklar milyonlarca kişinin canını aldı. Bulaşıcı hastalıkların en amansızlarından biri de aşı sayesinde bugün adını bile unuttuğumuz çiçek hastalığıydı.

AŞIYI TÜRKİYE'DEN ÖĞRENDİLER

Avrupa çiçek hastalığıyla boğuşurken Türkiye'de bu hastalığa karşı aşı biliniyordu. Avrupa aşıyı 18. yüzyılda bizden öğrendi. Osmanlı hekimi Emanuel Timonius, 1714'te Latince yayınlanan kitabında Türk topraklarında uygulanan çiçek aşısını anlattı. Bundan kısa bir süre sonra Avrupalılar çiçek aşısını Edirne'den İngiltere'ye yazılan bir mektuptan da öğrendiler.

Çiçek aşısının Avrupa'da tanınmasını III. Ahmed'in hükümdarlığı döneminde 1716'da İngiltere elçisi olarak İstanbul'da göreve başlayan Edward Wortley Montagu'nün eşi Mary Wortley Montagu sağladı. Lady Montagu, Osmanlı topraklarında bu aşının nasıl yapıldığını görünce, oğlunu da aşılattı. Bu uygulamayı arkadaşına mektubunda anlatınca, çiçek aşısı Avrupa'da öğrenildi. Osmanlı'dan İngiltere'ye geçen bu işlem, 1750'lerde Fransız okullarında uygulandı. Ancak aşı Rusya'da hemen kabul görmedi. Genç ve çalışkan tarihçilerimizden Uğur Demir'in bir yazısından Rusya'daki aşı tartışmalarını naklediyoruz.

RUSYA'DA AŞI TARTIŞMALARI

18. yüzyılda çiçek salgınının etkili olduğu ülkelerden biri de Rusya'ydı. Salgın yüzünden Rusya'da her gün yüzlerce insan hayatını kaybediyordu. Özellikle 1760'larda salgın şiddetini hızla arttırdı. Bu dönemde 1762'den itibaren Rus tahtında Çariçe II. Katerina oturuyordu. Lady Montagu'nün çiçek aşısı hakkında yazdıkları Rusya'da da biliniyordu, ancak aşıyla ilgili ciddi tereddütler vardı. En önemli tereddüt ise aşının nasıl bir etkisinin olacağının tam olarak bilinmemesiydi. Etkileri pek bilinmediği ve aşının yan tesirleri konusunda olumsuz dedikodular olduğu için de başta aristokratlar olmak üzere halk aşı olmak istemiyordu. Ama salgın her geçen gün daha da yayılıyor. İnsanlar ölüyordu. Yöneticilerin buna muhakkak bir çare bulmaları gerekiyordu. Böyle bir durumda Rusya tarihinin gidişatını değiştiren önemli reformlara imza atan Çariçe II. Katerina, çiçek salgını karşısında da ilgisiz kalamazdı. Halkın tereddütlerini ortadan kaldırmak için ilk önce kendisine ve çocuklarına çiçek aşısı yaptırdı. Çariçenin bu öncü hareketi üzerine çiçek aşısı üzerindeki tereddütler de büyük oranda ortadan kalktı. Aşı olanların sayısı hızla arttı ve aşı olanların artmasıyla salgın da hızla azaldı.

ÇARİÇENİN CESARETİ

Çariçenin bu öncü hareketi, Prusya Kralı II. Friedrich'in II. Katerina'ya gönderdiği mektuplarında takdirle karşılandı. II. Friedrich, Katerina'ya gönderdiği mektuplarında Lady Montagu'den de bahsediyor ve ikisini karşılaştırıyordu.

II. Katerina da, Friedrich'e gönderdiği mektuplarında Prusya hükümdarının kendi ve oğlunun sağlığı ile bu kadar yakından ilgilenmesini memnuniyetle karşıladığını, bunu iki ülke arasındaki dostluğun bir göstergesi olarak kabul ettiğini belirtiyordu. II. Friedrich'in çariçeyi bu kadar övmesinin arkasında bazı siyasi beklentiler bulunsa da henüz sonuçları Avrupa'da test edilmemiş ve yeni tanıştıkları çiçek aşısını ilk kendisinde deneten Katerina'nın bu hareketi, Avrupa hükümdarları arasında takdirle karşılandı. Ülke içindeki itirazlara, tereddütlere ve söylentilere rağmen tehlikeyi göze alarak, etkileri henüz tam olarak bilinmeyen çiçek aşısını ilk önce kendisi ile çocuklarında uygulatan II. Katerina, cesaretiyle Rusya'nın salgını daha az kayıp vererek atlatmasını sağladı.

RUSYA'YI KURTARDINIZ

Prusya Kralı II. Friedrich, Rusya Çariçesi II. Katerina'ya gönderdiği 26 Kasım 1768 tarihli mektupta şunları yazmıştı:

"Kraliçe ablam. İmparatoriçe majesteleri siz tehlikeli bir tecrübe sayesinde Rusya'nın mukadderatıyla ilgilenen herkesi heyecanlandırdınız. Kraliçe, sizin halkınızın annesi gibi davrandığınızı, kahramancasına halkınızın birçoğunun hayatını korkunç ve öldürücü kötülüklerden kurtaracak icraatlarda bulunduğunuzu itiraf etmek isterim. Şunu söylemem gerekir ki, eğer çiçek aşısını bulmanız böyle mutlu bir sonla sonuçlanmasaydı, Rusya kesin bir şekilde kaybederdi. Üstelik bu koruyucu aşı kimbilir ne zaman kullanılabilirdi. Sadık müttefikiniz sıfatıyla size söylemeliyim ki, sizin hayatınız çok kıymetlidir. Hayatınızı tehlikeye atmanız için hiçbir bahane söz konusu olamaz ve siz, benim gibi sizinle ilgili her konuya samimiyetle ilgi gösterenleri tedirgin etmemelisiniz. Çiçek aşısı çocuklar için daha tehlikelidir. Ancak sık sık yetişkinler için de aynı etkiyi gösterir. Edward Wortley Montagu'nün hanımı Lady Montagu İstanbul'da çiçek aşısını duyunca onu oğlu ve kızlarına yaptırdı. Fakat kendisine yaptırmadı. Böyle bir durumda Montagu'nün hanımı ile siz Avrupa'nın kraliçesi arasında hangi kıyaslama olabilir? Size hayır dua ediyorum ve bu tehlikeden sağ salim kurtulduğunuz için imparatoriçeyi içtenlikle tebrik ediyorum. Ayrıca bundan sonra hayatınızı riske atmaya değer şeyler dışında, diğer bir tehlikeli durumda bulunmamanızı içtenlikle dilerim. Sonsuz saygı ve ihtiramımı ablama, kraliçeye, imparatoriçe majestelerine gönderiyorum. Aziz kardeş, sadık dost ve müttefik."

Erhan Afyoncu - Sabah

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu'na aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
>