Bir kültür şoku: Paris Sendromu
Her yıl Paris’e giden milyonlarca turistin bir kısmında görülen garip bir hastalık: Paris Sendromu...
Çin'in dünyadan gizlediği Barın Katliamı'nın üstünden bugün tam 34 yıl geçti. Bu ve bunun gibi diğer saldırıların acısı dinmemişken günümüzde de Doğu Türkistan'daki kardeşlerimiz şiddetli baskılar altında yaşamlarını sürdürmeye çalışıyorlar...
Bir bebeğin minicik vücudundan onlarca kurşun çıktı Bir bebeğin… Evet, Çin'in ilk stratejik katliamıydı, Barın Kasabası'nda yaptıkları…
Peki, Ramazan ayına denk gelen bu olay nasıl gerçekleşmişti?
1933 ile 1949 yılları arasında bağımsız bir devlet olan Doğu Türkistan, 1949'dan sonra özgürlüğü elinden alınmıştı. Bu tarihten itibaren Çin tarafından, halkın; inanç ve düşünce özgürlüğü tamamen kısıtlanmış, zihinsel ve fiziksel saldırılar altında yaşamak zorunda bırakılmışlardı.
Köle işçilik, ırk ayrımcılığı, hukuksuz tutuklama, dini ibadet, eğitim ve yaşamlarında kısıtlama ve yasaklama maalesef sıkça görülen baskılar arasında yer almaktaydı.
Bölge halkı 1990 senesinde; rejimin getirdiği doğum yasağı, Çinlilerin evlerine zorla yerleştirilmesi ve gayrimeşru göç gibi durumlardan ötürü harekete geçmeleri gerektiğini düşünüyorlardı. Bunun üzerine Uygurlar, Kaşgar'ın Aktu ilçesine bağlı Barın kasabasında, belediye binası önünde toplandılar.
Fakat Çin askerlerinin silahlı müdahalesine maruz kaldılar.
Barın halkı, silahlı güçlere karşı direnişe geçti. Bu direniş kısa süre içinde kasaba geneline yayıldı. Zeydin Yusuf, İshak Hoşur, Muhammed Tursun ve Muhammed Turdi gibi isimlerle bir araya geldiler. Bu, Doğu Türkistan Cumhuriyeti'nin dağılmasından sonra gerçekleşen en önemli olaylardan biriydi.
Gün geçtikçe daha çok büyüdüler, Çin rejiminin karşısına çıkacak ve haklarını savunacaklardı. Fakat içerde bir ajan vardı ve plan maalesef bozulmak durumunda kaldı. Erken olsa da harekete geçmelilerdi yoksa hiçbir zaman harekete geçemeyebilirlerdi. Ve sonunda Barın Ayaklanması gerçekleşti.
Olayların büyümesi üzerine Pekin yönetimi, Komünist Çin Ordusu'nu bölgeye gönderdi. Tarih 5 Nisan'ı gösterdiğinde Çin ordusu, 22 bin silahlı asker, helikopterler, tanklı birlikler ile Doğu Türkistan'ın Barın kasabasına saldırdı. Hâlbuki karşılarında yalnızca halk vardı ve onların kendilerini savunacak herhangi bir düzenli birlikleri yoktu.
Çin ordusu, yaklaşık 20 bin nüfusluk bu kasabaya girdi ve büyük bir öfkeyle genç, yaşlı, kadın, çocuk demeden acımasızca katletti. Zeydin Yusuf ve beraberindekiler şehit düştü. Kaşgar, Aksu, Hoten ve Artuş illerindenki on binlerce insan, Barın Direnişi ile ilişkilendirildi, hapishanelere atıldı ve idam edildi.
Barın Ayaklanması, Uygur halkının mücadele tarihinde önemli bir yer edindi.Gerçekleştirilen bu acımasız katliamın üstünden tam 34 yıl geçti ve hala Gazze'de olduğu gibi Doğu Türkistan topraklarında da katiller yargılanmıyor.
Sunucu/Editör: Sümeyye GEDİZLİ
Kurgu: Ayşenur AKYOL
Kamera: Serkan HERVENİK
💠💠💠
FİKRİYAT.COM SOSYAL MEDYADA!
Fikriyat'ı aşağıdaki sosyal medya adreslerinden takip edebilirsiniz;
👉 YOUTUBE 🔔
👉 Fikriyat.com mobil uygulamasını ise buradan indirebilirsiniz.
Görüş ve önerileriniz için bizlere ulaşabileceğiniz e-posta adresimiz:
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan FİKRİYAT veya fikriyat.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Her yıl Paris’e giden milyonlarca turistin bir kısmında görülen garip bir hastalık: Paris Sendromu...
1970 yılında Kanada’ya orada tespit edilmesinin ardından ise ABD’ye sığınan eski yüksek dereceli...
Filistinli bir gencin attığı taş, tüm dünyada yankılanan direnişi başlattı. Filistinlilerin,...
İsrail'in uyguladığı soykırımlar özellikle 7 Ekim'den sonra gündemde olsa da esasında 1948'den...
Hanzala, Filistin direnişinin önemli simgelerinden biriydi. 1948’den bu yana 10 yaşında, ayakları...
Tüm dünyanın gözü önünde İsrail, açıkça Filistinlilere soykırım uyguluyor. Yaptıkları savaş...