Hat san'atı'nın büyük isimleri - 58
Osmanlı devri hat kaynaklarından Gülzâr-ı Savab isimli eserin müellifi Nefeszâde Seyyid İbrâhim Efendi'nin (ö.1650) akrabasından olan Seyyid İsmail Efendi, hüsn-i hattı –Derviş Ali Efendi (Hat San'atı'nın Büyük İsimleri-4) gibi– Hâlid Erzurumî'den (Hat San'atı'nın Büyük İsimleri-51) öğrenmiştir, bu silsile Şeyh Hamdullah'a (Hat San'atı'nın Büyük İsimleri-1) varmaktadır. Yaşadığı devirde Şeyh Hamdullah tavrının yegâne temsilcisi sayılan Nefeszâde, Hâfız Osman'a (Hat San'atı'nın Büyük İsimleri-7) Şeyh tavrını öğreten üstâd olarak da bilinir. Tuhfe-i Hattâtîn isimli kaynak eserinde Müstakîmzâde Süleyman Sadeddin Efendi (1719-1788): "Eğer koca göbekli olmayıp da yazı altlığını dizinin üstünde rahat tutarak yazabilseydi, hattını Şeyh Hamdullah'ınkinden ayırmanın imkânsız olacağını" belirtiyor. 1679 tarihinde vefat eden Nefeszâde İsmail Efendi'nin medfeni belli değildir.
Günümüze az sayıda eseri ulaşan Nefeszâde'nin burada tanıtılan hicrî 1061 (1651) tarihli mushafı, Türkpetrol Vakfı Koleksiyonu-15'de mahfuzdur (Resim 1). Nefeszâde İsmail Efendi, gerek sülüs-nesih kıt'alarında, gerekse nesihle yazdığı mushaflarında bu üslȗba bağlılığını gösterir. Tanıtılan mushafın sȗrebaşları üstübeç, ferağ (Resim 2) kaydı ise is mürekkebi ile onun yazmış olduğu rıkā' hattına örnek teşkil eder.
XVII. asrın tezhib anlayışına başarılı bir uygulama olarak görülen bu mushafın hâşiyeli serlevhası, sȗrebaşları, mushaf gülleri ve muhtemelen latîf gömme kabı (Resim 3) adı meçhul bir müzehhibe âiddir.
Resim 1: Nefeszâde İsmail Efendi mushafının serlevhası.
Resim 2: Aynı mushafın ferağ kaydı.
Resim 3: Aynı mushafın alttan ayırma şemseli kabı.
Prof. Uğur Derman