Hareket felsefesini Anadolu'yla buluşturan mütefekkir: Nurettin Topçu
Anadolu ve İslam medeniyeti sentezi için çabalayan, "Hareket" dergisinin kurucusu, sosyolog, felsefeci, yazar ve öğretmen Nurettin Topçu, 20'nci yüzyıl Türkiyesi'nin mütefekkiri, Cumhuriyet dönemi Türkiyesi'nin kalbi ve ruhuydu. Hareket felsefesine, Maurice Blondel'in penceresinden baktı. Topçu'ya göre isyanın da bir ahlakı vardı. 1975 Nisan'ı pek de iyi haberler getirmedi. Pankreas kanserine yakalandı. Aynı yılın 10 Temmuz'unda vefat etti.
Giriş Tarihi: 10.07.2020
08:41
Güncelleme Tarihi: 01.04.2022
15:10
Sesli dinlemek için tıklayınız.
"Hak bildiğiniz yolda yalnız yürüyebilecek kadar güçlü olun."
Nurettin Topçu'dan insan olmanın 'üç'lerini okumak için tıklayın.
Kimlikteki adı Osman Nuri olan ve İstanbul'un tarihi semtlerinde yetişen Nurettin Topçu, altı yaşında Bezmialem Valide Sultan Mektebi'nin ana kısmına yazıldı. Sonrasında Büyük Reşit Paşa Numune Mektebi'ne verilen Topçu, burayı birincilikle tamamladı.
Bir süre Vefa Lisesi'nde okuyan ve 1928'de İstanbul Lisesi'ni bitiren Topçu, aynı yıl Fransa'ya gitti ve hem Fransızca öğrenmek hem fark derslerini tamamlamak için Aix Lisesi'ne başladı. Buradan mezun olduktan sonra Strazburg Üniversitesi'ne geçerek felsefe öğrenimi gören Topçu, felsefe, ahlak, psikoloji, sanat felsefesi, tarih, mantık, sosyoloji, arkeoloji alanlarında eğitim aldı.
Sorbonne'da felsefe doktorası veren ilk Türk oldu
Strazburg Üniversitesi'nde felsefe okudu. Yetinmedi bununla ahlak, psikoloji, sosyoloji gibi birçok alanda ilerledi. Öyle ilerledi ki, Sorbonne'da felsefe doktorası veren ilk Türk oldu.
Felsefe doktorasını 1934'te Sorbonne Üniversitesi'nde veren Topçu, Türkler arasında ahlak üzerinde çalışan ilk öğrenci ve Sorbonne'da felsefe doktorası veren ilk Türk oldu.
Cumhuriyet tarihinin önemli fikir adamlarından biri olan Topçu'nun Fransa'da altı yıl boyunca süren eğitiminin sonucunda verdiği doktora tezi "İsyan Ahlakı" adıyla Türkçe'ye çevrildi.
"Gafil düşmanların kin ile doldurduğu bu kalbi ibadet ile aşk ile sabır ile durmadan yıkamak zorundayız. Yoksa bir yolun ortasında mahvolacak gibiyiz."
İslam'a adanmış bir ömür: Nurullah Topçu analizini izlemek için tıklayın.
Topçu, Fransa'da 1934'te, Türkiye'de ise 1990'da Kültür ve Turizm Bakanlığınca yayımlanan başarılı çalışmasından dolayı üniversiteden altın saat, Amerika ve Kuzey Amerika'ya seyahat gibi ödüller almaya hak kazansa da bu ödüllerin hiçbirini kabul etmedi.
Ödül yerine Türk bayrağının asılmasını istedi
Bu yükseliş zamanında bile aklında tek şey vardı: Vatanı! Hiçbir ısrara aldırmadı, vatanına geri döndü. O doğduğu topraklara sırt çevirmedi ama memleketindeki hiçbir fakülte ona kadro vermedi.
Ödüllerin yerine üniversitenin giriş ve çıkış kulelerinde 24 saat Türk bayrağının asılmasını isteyen Topçu'nun bu isteği üniversite yönetimi tarafından yerine getirildi.
Avrupa'daki hayatı okul, ev, kütüphane arasında geçen Topçu, bu sırada Sosyoloji Cemiyeti'ne girerek, derneğin yayın organında felsefi yazılar yayımladı.
"20. asır insanlığının içinde bulunduğu büyük ruhî buhrandan Fransız çocuğunu kurtaracak idealcinin muallim olduğunu yedi sene evvel Sorbonne kürsüsünde dersini verirken ölen fikir şehidi, asrın tarihçisi Mathiez söyledi."
Samet Ağaoğlu, Ömer Lütfi Barkan, Besim Darkot gibi o yıllarda Fransa'da bulunan Türk öğrencilerle tanışan ve öğrencilik yıllarını Remzi Oğuz Arık ve Ziyaettin Fahri Fındıkoğlu ile geçiren Topçu, burada hareket felsefesinin kurucusu Maurice Blondel ile de tanıştı.
Blonde l ile tanışması Topçu'nun fikirlerinin olgunlaşmasında önemli bir rol oynarken, hareket felsefesinin etkisinde kalan Topçu, bu felsefenin kavramlarını ve metodunu kullanarak ahlak sorunlarına kendi kültürü açısından baktı.
Nurettin Topçu'nun İsyan Ahlakı kitabından 20 unutulmaz alıntı