Kadim bir meslek: Sadekârlık
Kadim bir meslek olan sadekârlık, mücevherin gerçek kıymetinin ortaya çıkarılmasını sağlar. Kuyumculuğun omurgasını oluşturan bu sanat, Osmanlı sarayında önemli bir yere sahiptir. İşte, geçmişten günümüze çarşı kültürümüzün parçası olan sadekârlık...
Giriş Tarihi: 03.10.2023
14:58
Güncelleme Tarihi: 03.10.2024
09:04
SARAY KUYUMCULUĞU
🔸 Osmanlı saray sanatları arasında yer alan kuyumculuk, her dönem önemli bir yere sahiptir. Öyle ki saray için çalışıp padişahın ailesi ve devlet erkanına hizmet veren kuyumcu atölyeleri dahi bulunur. Yazılı kaynaklara göre, sarayın yakınında veya içinde, darphaneye bağlı olarak çalışırlar.
🔸 Atölyeler, babadan oğula geçen bir lonca düzeni ile sürdürülür. Burada iri ve gösterişli aristokrasi takıları, değerli madenler, taşlar ve fildişi kabartmalarla bezenmiş tören haçları, buhurdanlıklar, Kur'an-ı Kerim kapları, saray için kap-kacak, kandil ve dekoratif objeler üretilir.
PAYİTAHT'TA KUYUMCULUK
🔸 İstanbul'da saray kuyumculuğunun yanı sıra halk için çalışan kuyumcu atölyeleri ve satış yerleri bulunur. Kuyumcu dükkanları, özellikle Divanyolu Caddesi üzerinde yoğundur.
🔸 Bu atölyelerde, daha düşük gelir grupları için mütevazı takılar üretilir. Altın ya da gümüşten üretilen ve incilerle bezenen mücevherler; gümüş veya bronz üzerine altın varak kaplanmış, renkli camlarla bezeli ürünler yapılır.
İstanbul'un devletli güzergahı: Divanyolu
OSMANLI DÖNEMİ'NDE KUYUMCULUK
🔸 Osmanlı Devleti'nin ilk yıllarında saray ve halk, kuyumculuk ürünlerine ilgili değildir. Fakat I. Murat ve özellikle II. Mehmet döneminde bu ürünlere karşı kullanım alışkanlığı bariz bir şekilde artar. Özellikle II. Mehmet Dönemi'nden itibaren Osmanlı tarihinde mücevherat ve kuyumculuktan daha sık söz edilir.
🔸 Bunun nedeni, devletin büyüyüp güçlenmesi ile milletlerarası diplomatik ilişkilerin gelişmesidir. Çünkü ilişkiler vesilesiyle hediyeleşmeler gerçekleşir. Hediyeler çoğunlukla kumaş, altın, gümüş ve mücevherli eşyalardan oluşur.
PADİŞAHLARIN HEDİYELERİ
🔸 Devletlerin hediyeleşmesi, siyasi ilişkileri kuvvetlendirmek, cömertlik göstermek ve kültürlerarası iletişimi sağlamak amacıyla gerçekleşir. Bu nedenle hediyelerin kıymetli olması mühimdir. Osmanlı padişahları, diğer ülkelere gönderdiği hediyelerin, kendilerine gelenden aşağı değerde olmamasına özen göstermişlerdir.
🔸 Hediye olarak gönderdikleri kuyumculuk ürünlerini, imparatorluğun kendi atölye ve sanatçılarına yaptırmışlardır. Saraydan çıkan her eşya, Osmanlı geleneksel form ve teknik özelliklerini yansıtır.
Osmanlı'da Nakış Sanatı
EVLİYA ÇELEBİ'NİN SEYAHATNAMESİNDE KUYUMCULAR
🔸 Babası kuyumcu olan Evliya Çelebi'nin verdiği bilgilere göre Osmanlı Dönemi'nde İstanbul'da üç bin kadar kuyumcu dükkanı ve beş bin civarı çalışan bulunur.
🔸 Çelebi ayrıca, "haddeciyan, bazergan-ı cevahirciyan, incüciyan, zergeran-ı cevahirciyan, kalciyan-ı kuyumciyan, cevherfüruşan, elmasbür, kalemkeran, sırmakeşan, tel-i ahenkeşan, Tizabciyan, hakkakan, potaciyan, buraciyan" gibi çeşitli kuyumcu esnafı ve pirleri hakkında detaylar aktarır.