Fiili dua nedir? Fiili dua örnekleri
Allah Teala meydana gelecek hadiseleri belli sebepler dairesine bağlar. Buradan hareketle hem dünya hem de kainat Allah Teala'nın belirlediği sebep ve sonuç ilişkisine göre şekillenir. Başarılı olmak isteyen bir kişinin çalışması filli duaya örnektir. Kişi, Allah'tan istediği şeyin gerçekleşmesi için Allah'ın kendisine öğrettiği sebepleri ve kanunları elinden geldiği kadar yerine getirip tamamlar, sonucunu da Allah'tan bekler. "İnsan için ancak çalışmasının karşılığı vardır." (en-Necm, 53/39) mealindeki ayette insanların çalışmaları ile alacakları sonuç arasındaki ilişkiye dikkat çekilmiştir.
Giriş Tarihi: 27.11.2024
10:59
◾ Yüce Allah, peygamberimizin söz lü ve fiilî duasını kabul etmiş, Müslümanları düşmandan korumuştu. Peygamberimiz (s.a.s.), Bedir savaşında da gerekli bütün askerî tedbirleri aldıktan sonra yardım etmesi için Allah'a dua etmiş, Allah da bin melekle yardım etmiştir.
(Enfâl, 8/9-11)
◾ Aynı şeyleri, manevî ve uhrevî nimetler için de söyleyebiliriz. Meselâ, işlediği günahlarının affını isteyen bir kimsenin, "ey Rabbim! Beni affet, bağışla" diye yalvarması sözlü dua, günahları terk edip Allah'ın emrine yönelmesi, işlediği günahlara bir daha dönmemesi ve sâlih ameller işlemesi, fiilî duadır.
◾ Mü'minin, "Allah'ım! Cennetini bana nasip et" demesi sözlü dua, iman edip sâlih ameller işlemesi, Allah'ın emir ve yasaklarına uyması fiilî duadır. Sadece sözlü dua ile yetinmek, fiilî duayı terk etmek, insanı istediğine kavuşturmaz.
◾ Mü'min istediği şeyin zeminini hazırlamalı, fiil öncesinde de sonrasında da dua etmeli dir. Fiil öncesinde yapılan sözlü dua, başarılı olmak için bir hazırlık ve ruhî bir arınmadır.
◾ Fiil sonrasında yapılan sözlü dua ise; o fiilin başarı ile sonuçlanmasını ve harcanan emeğin ve çabanın boşa gitmemesini yüce Allah'tan istemek, fiilini O'nun takdir, irade ve yardımına havale etmektir. Sadece sözlü dua edip fiilî duayı terk etmek de, yalnızca fiilî dua yani eylemle yetinip, sözlü olarak ilâhî yardımı dilemekten uzak durmak da hatalı bir davranış tır.
◾ Öte yandan insan, iradesi dışında kalan ve gücünü aşan konularda da Allah'ın yardımını, lütfunu ve ihsanını ister. Allah için her şey mümkündür, O'nun her şeye gücü yeter. Ayet ve hadislerde bunun örnekleri vardır.
◾ Meselâ Zekeriya (a.s.), yüce Allah'tan bir evlat istemiş, eşi çocuk yapacak çağı geçtiği hâlde Allah, ona çocuk yapma imkânı vermiş ve Yahya'yı dünyaya getirmiştir. Kur'ân'da bu husus şöyle ifade edilmektedir:
"Biz onun (Zekeriyya'nın) duasını kabul ile icabet ettik de kendisine Yahya'yı ihsan ettik ve eşini (doğum yapmaya) elverişli hâle getirdik…"
(Enbiya, 21/90)
◾ Ayetin devamında Zekeriya (a.s.) ve eşinin umarak ve korkarak Allah'a dua ettiği bildirilmektedir.
◾ Peygamberimizin bildirdiğine göre yağan yağmur sebebiyle bir mağaraya sığınan, yuvarlanan bir taşın mağaranın ağzını kapatması ile içeride kalan üç mü'min, yaptıkları en güzel amellerini dile getirerek Allah'a dua etmişler, mağaranın ağzındaki taş, dua ile oradan yuvarlanmış ve kurtulmuşlardır.
◾ Dolayısıyla mü'minler, yaptıkları işlerde başarıya ulaşmaları, işlerinin akim kalmaması için iş öncesinde ve sonrasında dua ettikleri gibi aciz oldukları konularda ve beklenmedik âfet ve musibetlere karşı koruması için de Allah'a dua ederler.
◾ Sonuç olarak dua; biri fiil ve hâl ile diğeri söz ve kalp ile yapılmak üzere iki kısma ayrılır . Fiil ve hâl ile yapılan dua, kişinin ulaşmasını arzu ettiği şeyin oluşmasını gerekli kılan sebeplere başvurmasıdır.