İnsan olmak

İnsan olmak hem kolay hem zordur. Kolaydır çünkü doğruluk, dürüstlük, incelik ve iyilik için özel bir gayrete gerek yoktur. Zordur çünkü onca yalanın, kötünün ve zalimin arasında bu özellikleriniz aleyhinize dönebilir. Elbette dünyevî anlamda.

Ahlak her şeydir. Toplum ahlaki açıdan yozlaşmışsa, insanlar rahatlıkla hile yapıyor, sözünü tutmuyor yahut yalnızca şahsi ikbalini ve kazancını düşünüyorsa; o ülkede sağlıklı bir ticaret hayatından bile bahsedemeyiz. Yolsuzluk ve mahcubiyet duygusunu kaybetmek her alanda boy gösterir. Kitleler kendi hırsızlarını savunmak için meydanlara dökülür.

Modern zamanların dünyasında insan olmak ve kalmak her geçen gün daha meşakkatli hale geliyor. Bunun farkındayız. Onca olumsuzluğa rağmen yapmamız gereken bellidir: Her daim iyinin yanında, güzelin izinde, hakikatin peşinde olmalıyız.

İyi insan, kendisinden emin olunandır. Halden anlayandır. Tutarlıdır. Yazdığı doğru, yaptığı yanlış kimselerden değildir. Sözün ve özün birbirini tamam etmesi sahiden kıymetlidir.

***

Bir şeyi uzun süre saklamamız halinde, onu bir daha bulamama ihtimalimiz yüksektir. Bazı insanî özelliklerimiz de böyledir. Siyasi sebepler, iş hayatı, piyasa şartları yahut başka nedenlerden dolayı kimi hususiyetlerimizi saklarız. Sonra bir daha onları bulamaz, değişik bir kimseye dönüşürüz.

Ayrıca: Kontrolünü kaybedenin yoldan çıkması kaçınılmazdır. Yoldan çıkan, savrulan, sadece kendine zarar vermekle kalmaz. En yakınında olanlar da hasardan nasibini alır.

Ülkemizin başına gelen felaketlere sevinen, kendi vatanına hasımlık eden, mahalle yanarken siyasi yağma peşinde koşan ve yalanı yayanlar hem insanî hususiyetlerini hem kendilerini kaybetmiş olanlardır.

Milletler için kader günleri kadar iyi muallim yoktur. Bize, dost ve düşman dâhil her şeyi yeniden tanıtır. Hakikat ve sadakat, istikamet ve cesaret ne demek, tekrar gösterir.

Kader günlerinde fedakâr milletimizin dışında kalanları, acı zamanlarda siyaset yapanları hoş karşılamamız elbette mümkün değildir. Denizde boğulmaktan daha kötü bir şey varsa, hem boğulmak hem kaybolmaktır. Bunlar, yalana boğulmuş ve her manada kaybolmuş kimselerdir.

İbrahim Tenekeci

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

YAZAR ARŞİVİ

İbrahim Tenekeci

İbrahim Tenekeci Diğer Yazıları

Şubat 24, 2025 Daima Filistin
Ocak 27, 2025 Kısaca
Aralık 23, 2024 Unutmayalım
Aralık 11, 2024 Güle doymak
Aralık 9, 2024 Tarih geri dönüyor
Kasım 15, 2024 Filistin Davamız
Ekim 24, 2024 Agâh olalım