Papa'yı nasıl bilirdiniz?
Oldum olası Nathalie ve Napoli isimleri hoşuma gider. Keza Rusça Annastasya ismi de olumlu çağrışımlar uyandırır. Belki de tatlı telaffuzları olmasından ileri gelmelidir. Nathalie adlı X Kullanıcısı bayan, neden Müslümanların Papa veya benzerlerine rahmet dilemediklerini veya rahmet okumadıklarını soruyor. Bu durum Allah'ın iradesiyle çelişiyor da ondan. Nitekim Cenab-ı_Hak, Nisa Suresi 48'inci ayette bu gibi farazi suallere cevap veriyor: İnna(A)llâhe lâ yaġfiru en yuşrake bihi ve yaġfiru mâ dûne żâlike limen yeşâ(u). Allah, kendisine şirk koşulmasını kesinlikle bağışlamaz. Bunun dışındaki/ altındaki günahları ise dilediği kimse için affeder. Dolayısıyla müminler bu kurala bağlıdır. Bu bağlılıkları onları keyfi tasarruftan alıkoyar. Gayrimüslimlere rahmet okunmasını engeller. Müslümanlar rahmet okumasalar bile manevi kimliğini bilmedikleri insanlar arasından rahmete medar, müstahak birileri ve gizli müminler çıkabilir. Mümini al-i Firavun gibiler bu kapsama girer. Acaba ahirete intikal eden Papa Francis'in bu konuda sicili ve ahvali nedir? Ya da ölen Papa'yı nasıl biliriz, bilirsiniz?
Bazı sırdaşları Hazreti İsa ile Allah'a şirk koşulmasına karşı olduğunu haber vermektedir. Bunlardan birisi ünlü gazeteci Eugenio Scalfari'dir. Bu ünlü gazeteci Papa Francis'in sıkı dostları arasındadır. Ünlü İtalyan gazetesi La Republica'ya yaptığı konuşmasında veya ifşaatında sabık Papa'nın Hazreti İsa'yı bir kul olarak ve bir peygamber olarak gördüğünü ifade etmiştir. Bu tanım veya iman Müslümanların Hazreti İsa hakkındaki inançlarıyla buluşmakta ve örtüşmektedir. Bu durumda bizim bilgimizin dışında ehli necat olmaya aday biri olarak görünüyor. Papa elbette bu konuda sırlarıyla birlikte gitti.
Lakin burada bir tezat var. Dünyanın en büyük kilisesi olan Katolik Kilisesi'nin başındaki zat bile kendi doktrinlerine inanmıyor. İnanılır gibi değil. Elbette gerçek su gibidir inbisat ve yayılma kanununa tabidir ve taşları bile deler geçer. Meyl-i taharriyi hakikat, sınır ve engel tanımaz.
Müslümanların tanımına inanıyor ama bunu açıktan dile getiremiyor. Kilise duvarları ve kayıtları buna müsaade etmiyor. Lakin son dönemlerde kilisenin biraz liberalleştiğini de söyleyebiliriz. Zaman aheste aheste kilise duvarlarını aşındırıyor. Gazeteci arkadaşının aktardığına göre Nasıralı İsa'yı tanrı olarak değil bir kul ve peygamber olarak görüyor. Ama en acısı bu gerçeği ifşa etmekten mahrum kalıyor. Bu imanı kilise duvarları arasında sıkışıp kalıyor. Öteye geçmiyor ve sızmıyor! Firavun ailesinin mümininin imanı da saray duvarlarına çarpmış ve yankısı kendisine geri dönmüştür. Firavun sarayı ve saraydakiler nasihatini dinleselerdi Kızıldeniz faciası yaşanmayabilirdi!
Alışkanlıklar gerçeğe ağır basmıştır.
Mısırlı dostumuz Cemal Sultan da Papa'yı bazı kararlarından dolayı gıyabında tebrik etmiş ve cesur olarak nitelendirmiştir. Misal olarak Orta Çağ kalıntısı Malta Şövalyelerinin defterini dürmüş ve lağvetmiştir. Bunlar kilise içinde güç merkezi haline gelmişlerdi. Onlara neşter vurulması gerekiyordu ki o da bunu yapmıştır. Mevrusata veya maziden devreden kalıplara karşı çıkmıştır. Latin Amerika'daki açılımıyla Kurtuluş Teolojisi'nin isyanına eşlik etmiştir. Arjantin'de başka dünyaları tanımış, fakirlik ve fakirlerle de tanışmıştır. Fakirlerden ve miskinlerden yana tutum takınmıştır. Onları görüp gözetmiştir. Gazze'ye yönelik amansız saldırılar karşısında da duyarsız kalmamıştır. Bununla birlikte eşcinseller gibi aykırı sosyal gruplar karşısında da onları savunmuş hatta onların rahip olabilmelerinin önündeki engelleri kaldırmıştır. Güzellikleri yanında kusurları da bulunuyordu. Zamanın elediği bazı yanlışlara veda ederken yine zamanın getirdiği başka yanlışlara kapılmıştır. 88 yaşında dünyaya veda eden Papa Francis'in en azından XVI. Benedictus ya da Joseph Alois Ratzinger'den daha dengeli olduğunu söyleyebiliriz.
Ehl-i necat olup olmaması ise bizim meselemiz değildir. Allah'ın işine karışmayız.
Mustafa Özcan
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.