1967’den 2025’e; Haziran saldırıları!
İsrail İran'daki stratejik hedefleri vurarak dünyayı üçüncü dünya savaşına bir adım daha yaklaştırdı. Kur'an ifadesiyle İsrail ve kimi Yahudiler kundakçıdırlar. Allah onların yaktığı savaş kıvılcımlarını söndürür bazıları da sekerek vakıa haline gelir. Netanyahu'nun İran' yönelik askeri hamlesi gereksiz bir hamle idi. İsrail'in nükleer tersanesinde ne kadar nükleer başlık bulunduğunu bilmiyoruz. Ama varlığından haberdarız. Buna mukabil İran nükleer silah yapımında kullanılan zenginleştirilmiş uranyum ile ağırlaştırılmış su üretiyor. Bununla birlikte İran'ın arzularını frenleyecek bir anlaşmaya varılmıştı. 2015 tarihinde 5-1 olarak da bilinen ülkeler İran ile nükleer silahların sınırlandırılmasına dair bir anlaşmaya varmışlardı. Obama döneminde John Kerry ile Cevat Zarif ve heyetleri arasında süren müzakerelerden olumlu bir sonuç alınmış ve anlaşmaya varılmıştı. Lakin şimdi Netanyahu'nun saldırganlığına şemsiye tutan Trump iktidara geldiğinde Obama tikinden ya da yönetimine olan husumetinden dolayı daha iyi şartlarda bir anlaşmaya imkan tanıma bahanesiyle 2018 yılında yürürlükte olan anlaşmayı rafa kaldırmıştı. Kaldı ki İran yeniden müzakerelere dönmüş ve bu yolda mesafe alınma ihtimali belirmiştir. Lakin İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan bunun ya da yeni anlaşmanın tehdit yoluyla sağlanamayacağını ve dayatılamayacağını da ifade etmiştir.
İsrail 13 Haziran 2025 tarihinde 200 uçak filosuyla İran semalarında belirmiş ve bazı nükleer hedefleri vurmuştur. Füze imalat merkezlerinin de vurulduğu veya vurulacağı kayda geçirilmiştir. Birkaç gün öncesinden beri İsrail'in saldırıya hazırlandığı anlaşılmıştır. Amerikalılar Irak'taki vatandaşlarını ortalıkta görünmemeleri için ikaz etmişlerdi. Birkaç hafta öncesine kadar Trump Netahyahu'nun savaş planları noktasında burnundan soluyordu. Ne oldu da ters köşeye yattı ve onay verir duruma düştü? Derin devlet veya derin Yahudiler m devreye girdi? İyi saatte olsunlar mı göründü? Trump-Musk döneminde neredeyse ishal halinde kullanılan derin devlete dair sözlere de inancımızı yitirdik. Acaba derin devlet ifadesi çoğu zaman bir algı operasyonuna mı hizmet ediyor? Trump derin devlet adı altında yel değirmenleriyle savaşıyor! Karşıtları derin devlet ise Musk ile Trump ne oluyor? Sığ ve görünür devlet mi? Trump gibi palavracıların doldurduğu siyaset sahnesinde kime inanacağımızı şaşırdık!
Haziran mukayeseleri üzerinden şunu hatırlayalım: 5 Haziran 1967 tarihinde İsrail ansızın Mısır semalarında belirdi ve pistlerde bekleyen yüzlerce uçağını imha etti. Tahran saldırılarıyla Kahire saldırıları arasında bu yönde müthiş bir benzerlik var. Her ikisi de haziran damgası taşıyor. Mısır ile İran hava savunmasını yapamadan gafil avlanmıştır. Tahran bombardımanından bir hafta önce de Ukrayna yine 5 Haziran saldırısına benzeyen bir saldırıda bulunmuş ve nükleer başlık taşıyabilen 40 kadar Rus muharip uçağını devre dışı bırakmıştır. Böylece bir ay içinde Hindistan'ın askeri gücü pert olduğu gibi aynı zamanda Rusya maddi olmasa bile manevi olarak büyük darbe almıştır. Mısır uçakları gibi 40 kadar pistte bekleyen muharip uçağı Ukrayna dronları tarafından yerle bir edilmiştir. İsrail saldırısında Devrim Muhafızları Komutanı Hüseyin Selami ile birlikte Muhammed Bakiri gibi üst düzey askeri erkan da tasfiye edildi. Ali Hamaney İsrail'e sınırsız karşılık vereceklerini duyurmuştur. Umarız İslam aleminin yüreğini serinletirler. Yine karşılık vermeyi zamana yayacak olurlarsa blöfçülükleriyle müseccel marka haline geleceklerdir.
İran'ın başarılı olması için siyasi değil manevi bir devrime ihtiyacı var. Manevi devrim olmadan siyasi devrimlerini yaşatmaları mümkün değil. Bundan kastımız dini ve mezhebi değerleri yapıcı olarak kullanmaktır. İran ise İslam dünyasına karşı dini yıkıcı olarak kullanmaktadır. Bundan vazgeçmelidir. Yoksa bu yanlış politika mezarları olacaktır. Ali Şeriati'nin ifadesiyle dine karşı din formülünü işletmektedir. Söz gelimi saldırıdan bir gün sonra Gadir-i Hum bayramını kutlamaya hazırlanıyorlardı. Bu Şia merkezli bir inşikak hareketi ve bayramıdır. İddialarına göre Hazreti Peygamber bu mevkide sahabelere Hazreti Ali'nin veliahdı olduğunu ilan etmiştir. Lakin sahabeler bu vasiyete uymamışlar ve topukları üzerinde geriye dönmüşlerdir! İslam alemiyle bütünleşmek istiyorsa İran bu ayrılık-gayrılık cereyanına son verecektir. Ezher Şeyhi Ahmet Tayyip Sünniliğin ve Şiiliğin İslam'ın iki kanadı olduğunu ileri sürmüştür. Bu benzetmenin doğru olmasını temenni ederdik! Burada Şiiliğin zıtlaştırmacı yönü göz ardı edilmiştir. Bu açıdan benzetmeye katılamıyoruz. Buna dikotomik etki diyoruz.
Peki! Kundakçı Netanyahu ne yapmak istiyor? Hedefi, bölgede herkesi kendisine benzetmektir. Netanyahu ateşle oynuyor ve kundakçılık yapıyor ve sonunda kendi yaktığı ateşte kavrulacaktır. Sadece birkaç senesi var. Görebilene uzaklar yakın olur!
Mustafa Özcan
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.