Mustafa Özcan
5.09.2025
Mustafa Özcan
Taşlar yerine oturuyor
Tüm Yazıları

Taşlar yerine oturuyor

Tarihin bir dönüm noktasındayız. "Mahşerin üç atlısı" ya da "Deccal'ın öncüleri" bilmeden belki de ülkelerini dağılmaya doğru sürüklüyor. Lior Ben Şaul gibi İsrailli yazarlar bile Netanyahu'nun İsrail'in son başbakanı olabileceğini öngörüyor ve yıkılmasına iki yıl kaldığını söylüyorlar. İmkanlardan yoksun ve kuşatma altındaki Hamas bile İsrail karşısında neredeyse iki yıldır direniyorsa diğer uykudaki İslam ülkeleri ayağa kalksa demek ki İsrail'i tükürükle boğacaklar. Trump ise tavus kuşu endamıyla yürüttüğü politikalar ile hem kendi sonunu hem de ABD'nin sonunu getirecektir. Merkel'in dediği gibi serapa gurur, böbürlenme ve ilgi delisi, şöhret budalası. Karşısında Çin ekseninde yeni bir dünya kuruluyor o ise temenniyat ile işi geçiştireceğini sanıyor. Oyun tersine döndü. İlk geldiğinde Çin'e nizam ve ayar vermeye kalkışmıştı şimdi ayarı kendisi yedi ve geri tepti. Çin'i dengelemek için Hindistan Başbakanı Modi ile uyumlu görünüyordu ama bu ilişkiye kendisi çomak soktu. Kelepir Rus petrolü almasına rezerv koyunca bu beraberlikte bitti. Adamın bir teorisi yok. İnşaatçılıktan gelme pratik düşünüyor ama dünyanın bir de teorisi var.

Kimse bu sürecin sonunda Putin'in ve ülkesinin sağlam kalacağını düşünmesin. Rusya derinliği itibarıyla savunması kolay ama bir arada tutmak zor. Doğduğu gibi ölecek. Bunları temenni babından kabul edebilirsiniz ama gelecek yıllar sağlamasını gösterecektir. Batı'nın yerini İslam dünyası alacak ve Çin ekseninin karşısına dikilecektir. Zalimler skalası ancak tedafüü (birbiriyle savuşturma, denge) yasasıyla mazlumların lehine varlık gösterebilir.

Amerika'da İsrail'in yükselişine tanıklık eden onca kitap var. Bunlardan birisi de Şikago Üniversitesi akademisyenlerinden John J. Mearsheimer'in kaleme almış olduğu İsrail Lobisi ve Amerikan Dış Politikası adlı kitaptır. Bir başka mühim kitabı da 'Liderler Neden Yalan Söyler: Uluslararası Politikada Yalan Gerçeği'dir (2011). İsrail Lobisi ve Amerikan Dış Politikası adlı eser Arap dünyasında Kaçırılan Amerika ismiyle tanınmıştır. Bu kitabın anlattıklarını şimdi Trump da doğruluyor. Carter gibilerinin de itirafıyla İsrail ve lobisi vaktiyle ABD'yi kaçırmıştır. Kongre'de en yüksek ses onların sesidir. Eller hep İsrail lehine kalkmaktadır. Reşide Tuleyb ile ilgili bir yazıda bu konuya değinmiştik. Şimdi ise taşlar yerine oturuyor. Bunun göstergelerinden birisi Trump'ın sözleridir. 'Bu savaşı durdurmalısınız yoksa Kongre'de bile aşınıyor ve destek tabanını yitiriyorsunuz' demiştir. O gördüyse herkes gördü demektir. Taşlar yerine oturuyor ve çanlar İsrail için çalıyor. İsrail davasız dünyaya bir dava hediye etti. Kendisi karşısında dünya kamuoyunu birleştirdi. Filistin bayrağını alan sokaklara koşuyor.

İsrail'in ABD Kongresi üzerindeki etkisini geçmiş yıllarla kıyaslayan Trump, "20 yıl öncesine giderseniz, size şunu söyleyeyim, İsrail, herhangi bir kuruluş, şirket, kurum veya devletle kıyaslandığında, Kongrede gördüğüm en güçlü lobiye sahipti. Bugün ise o kadar güçlü bir lobisi yok. Bu inanılmaz." ifadelerine yer verdi.

İsrail küresel dengede ABD'nin elini zayıflatıyor. Dostlarını sınırlandırıyor. Suriye eski başbakanlarından Muhammed Maruf Devalibi vaktiyle Amerikan elçisine bunları hatırlatmıştır. 'Biz sizinle İsrail'siz beraber olmak istiyoruz' demiştir. Amerikan elçisi bu denklemi kabul etmemiştir. Pilot devlet Ürdün'ü izlemelerini önermiştir. Devran değişti şimdi ABD buna mecbur ya da tepetaklak olacak. İsrail yüzünden potansiyel ortakları karşı kampa geçiyor. ABD'nin İsrail şartı veya kayırma güdüsü potansiyel dostlarını ondan uzaklaştırıyor. Trump gibi politikacılar da buna alet oluyor. Lakin artık deniz bitti, kara göründü!

Bu gerçeği Turmp bile görüyor. İsrailli aklı başındaki kişiler de görüyor Müslümanlar görüyor. Tek görmeyen tek gözlü Deccal çarpığı Netanyahu ve ekibi olmalı.

Filistinli düşünür Bessam Nihad Cerrar da iki senenin özetini çıkaran Yahudilerin şu sonuca vardıklarını söylüyor: "Bütün dünya bizden nefret ediyor." Herkesi antisemitist olmakla suçlayan İsrail liderleri Yahudi nefretini kendileri körüklüyor. Manipülatif ve basmakalıp suçlamayı fiilleriyle gerçeğe dönüştürdüler. Şimdi onların suçlamasını kimse umursamıyor. Geri göç dönemine giren Yahudiler nereye giderlerse gitsinler arkalarından emin olamıyorlar. Yahudi olduklarını gizliyorlar. Dostları bile onlardan nefret ediyor. Pusulalarını kaybettiler. İlahi desteği yitirdikleri gibi beşeri desteği de yitirdiler. Kur'an onların ancak Allah'ın ipine tutunmakla ya da (bilahare) beşer ipine sarılmakla ayakta kalabileceklerini öngörüyor. İsyanlarıyla ilahi ipi yitirdiler. Şimdi zulümleriyle de beşeri ipi kaybediyorlar. Ayrıca anlamını kaybeden dünyaya bir anlam yüklediler ve bir dava ithaf ettiler.

Mustafa Özcan

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

YAZAR ARŞİVİ

Mustafa Özcan

Mustafa Özcan Diğer Yazıları